Zelzelenin yaşandığı kentlerde kurulan çadırlarda “yangın” uyarısı

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Afet Eğitim ve İdaresi Uygulama ve Araştırma Merkezinde misyonlu Doç. Dr. Afşin Ahmet Kaya, 6 Şubat’taki Kahramanmaraş merkezli sarsıntıların akabinde kurulan çadır kentlerde kalanların çıkabilecek yangın ihtimaline karşı dikkatli ve şuurlu olması gerektiğini belirtti.

Kaya, AA muhabirine sarsıntı bölgelerinde kurulan çadır kentlerin birçok riski beraberinde getirdiğini söyledi.

Yaşanan felaket kadar sonrasının da değerli olduğunu vurgulayan Kaya, afet idaresinin bütün ögeleriyle ele alınması ve bütün aksiliklerin göz önünde bulundurularak çalışma yapılması gerektiğini lisana getirdi.

Zelzele sonrasında bölgede kurulan çadır kentlerin yer seçiminin ve çadırlar ortasındaki uzaklığın göz gerisi edilmemesi gereğinin altını çizen Kaya şunları kaydetti:

“Çadır kent yeri seçilirken bu yerleşim alanı evvelden rastgele bira afet barındırıp barındırmayacağının evvelce belirlenmesi gerekiyor. İklime bağlı olarak meydana gelecek afet cinslerinden bir başkası de yangınlardır. Çadır kentlerde mevsime bağlı olarak soba kullanılıyor. Ayrıyeten çadır içlerinde yemek pişirirken gazlı ocak da kullanılıyor. Geceleri de soğuğa karşı sobalar yakılıyor. Bu nedenle yangına karşı şuurlu ve hassas olunması büyük kıymet taşıyor. Çadırkentlerde her çadır ortasında 2 metre, büyük çadır ortasına ise 4 metrelik bir alan olmalıdır. Çıkabilecek yangınlar ikincil büyük afetlere can ve mal kaybına neden olacaktır. Ayrıyeten çadırkentlerin kurulduğu anların yerleri de değerlidir. Halı saha üzere yanıcı unsurların olduğu alanlar seçilmemelidir. En yeterli yer alanları olarak toprak ya da beton yerler seçilmelidir.”

Kaya, sarsıntı bölgelerinin bir an evvel çadır kentlerden kurtarılarak konteyner kentlere yahut süreksiz konutlara geçilmesi, ömür alanlarının burada oluşturulması gerektiğini de söz etti.