Zekeriya Yapıcıoğlu: “Millet 1950 yılından beri CHP’yi muhalefete mahkum etti, inşallah bu mahkumiyet ebed süre olacak”

Erzurum’da düzenlenen mitingde, halkın 1950 yılından beri CHP’yi muhalefete mahkum ettiğini vurgulayan HÜDA PAR Genel Lideri Zekeriya Yapıcıoğlu, bu mahkumiyetin ebed süre olacağını söyledi.

HÜDA PAR Genel Lideri ve İstanbul Milletvekili Adayı Zekeriya Yapıcıoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın iştirakiyle Erzurum’da gerçekleştirilen mitinge katıldı.

Mitingde coşkulu bir kalabalığa hitap eden Yapıcıoğlu, 14 Mayıs seçimlerine yönelik kıymetli iletiler verdi.

Avukatlık mesleğine 1990-1992 yılları ortasında Erzurum’dan başladığını hatırlatan Yapıcıoğlu, Erzurumluların sıcaklığının soğuk iklimde bile kendisini hissettirdiğini söyledi.

Bu yüzyılın Economist mecmuasının kapağını yırtıp diğer bir kapak yaptıracağını belirten Yapıcıoğlu, “Malumunuz 9 gün sonra sandık var, 14 Mayıs’ta seçime gideceğiz. Önümüzdeki beş yıl memleketimizi yönetim edecek Cumhurbaşkanımızı seçeceğiz tıpkı vakitte her bir vilayetimizi mecliste temsil edecek milletvekillerimizi seçeceğiz. Emin olunuz bu seçim yalnızca Cumhurbaşkanlığı seçimi, yalnızca milletvekilliği seçimi, yalnızca önümüzdeki beş yılın idarecilerini tayin etme seçimi değildir; çok daha ötesi var. Önümüzdeki 100 yıla taraf verecek bir seçim yapacağız. Allah’ın müsaadesiyle bu yüzyılın daha müreffeh, daha güçlü, birliğini, beraberliğini sağlamış, gücünü bütün dünyaya kabul ettirmiş, Economist mecmuasının kapağını yırtmış, öteki bir kapak yapmış bir seçim olacak. O denli bir Türkiye’yi hazırlayan bir seçim olacak” dedi.

Halkın 1950 yılından beri CHP’yi muhalefete mahkum ettiğini vurgulayan Yapıcıoğlu, bu mahkumiyetin ebed süre olacağının altını çizerek şöyle konuştu:

“Erzurumlu kardeşim işini bilir; bir tarafta 21 yıldır Türkiye’yi muvaffakiyetten muvaffakiyete götüren bir Cumhurbaşkanımız var; Başbakan olarak, Cumhurbaşkanı olarak hizmet etmiş. Öte tarafta 6’lı masanın, sonra yedeğin de devreye girmesiyle 7’li masanın adayı var. 14 Mayıs günü, tıpkı 14 Mayıs 1950’de olduğu üzere memlekette taş üstüne taş koymayı beceremeyen, milleti ayrıştıran; etnik temelde ayrıştıran, mezhep temelinde ayrıştıran, milletin örtüsüyle hengameli, milletin inancıyla arbedeli, milletin tarihine bilgisiz, milletin örfüne yabancı, halka doruktan bakan o zihniyet 14 Mayıs 1950 günü milletten bir ders aldı. Millet ona bir mahkumiyet kararı verdi, onu muhalefete mahkum etti. İnşallah bu mahkumiyet ebet süre olacak.”

“Cumhur İttifakı’nın içerisine fitne sokmaya çalışıyorlar” diyen Yapıcıoğlu, “Nasıl fitneler? İttifakın içerisindeki partilerden rastgele birisinin bir yetkilisini gördüklerinde, sanki bir başkasının aleyhine bir cümle alıp ağzından bunu işleyip, bunu büyütüp onları birbirine düşürebilir mi? Yetmiyor, düşünemiyorlar, başaramıyorlar. Hangi temellerde yapıyorlar? Mesela maalesef dün Trabzon’da birtakım provokatörler; biz kim olduklarını biliyoruz, rozetlerinin ne olduğunu da biliyoruz, hangi partinin ismine orada olduklarını da biliyoruz lakin halkı galeyana getirerek, provoke ederek, güya bizi bayrak düşmanı üzere, bayraktan rahatsız olan beşerler üzere lanse etmeye, o denli tanıtmaya çalışıyorlar. Biz orada söyledik, daha evvel söyledik, dün söyledik, yarın da söyleyeceğiz; bu meydanda bir kere daha söyleyelim. Şu bayrak 85 milyon milletin tamamının bayrağıdır. Kim bu milleti etnik temelde ya da mezhep temelinde birbirinden ayırıp birbirine karşı kışkırtıp birbirine düşürmeye çalışıyorsa, onlar bu milletin düşmanlarıdır. Biz onların bu aksiyonlarına gelmeyeceğiz. Biz birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi bozmayacağız, biz onların tuzaklarına düşmeyeceğiz” formunda konuştu.

14 Mayıs günü sandıklarda bu fitnecilere, terör sevicilerine, Kandil’den dayanak alanlara ve Pensilvanya’ya göz kırpanlara âlâ bir ders vereceklerini lisana getiren Yapıcıoğlu, “Onlar kurdukları masanın etrafında hani dedik ya 7, 7 de dışarıdan. Birileri daha var. Bir doğu yakasından, bir de batı yakasından. Batıda kim var? Pensilvanya var. Doğuda kim var? Kandil var. Onlar da destekliyor mu? Ancak yetmiyor. Artık onlar bilhassa Kandil ile Pensilvanya’nın üzerine bir şal örtmek için, bunu gizlemek için işi öteki taraflara çekip bizim üzerimizden akıllarınca Cumhur İttifakı’nı ve Sayın Cumhurbaşkanımızı vurmaya çalışıyorlar lakin beyhude. Bu tuzaklara bu millet düşmeyecek Allah’ın müsaadesiyle. Bilhassa de 14 Mayıs günü sandıklarda bu fitnecilere, bu terör sevicilerine, bu Kandil’den takviye alanlara, bu Pensilvanya’ya göz kırpanlara uygun bir ders verecek. Bu ders tarihe geçecek, kitaplara geçecek Allah’ın izniyle” dedi.

Tam bağımsız bir Türkiye maksadına güçlü adımlarla ilerlendiğinde zalimlerin artık mazlumlara canları istediği üzere zulmedemeyeceğine dikkat çeken Yapıcıoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Sosyal medyaya bakarsanız, Cumhur İttifakı kaybetmiş. Anketlere bakarsanız durum yarı yarıya lakin meydanlara bakarsanız, meydanlar ne diyor? Ben size söyleyeyim, meydanlar; ‘doğru vakit gerçek adam’, ‘Recep Tayyip Erdoğan’, ‘istikrar sürsün’ ‘büyük Türkiye olsun’, ‘tam bağımsızlık olsun, mandacı zihniyet bir daha gelmesin’, ‘garip gureba sahipsiz kalmasın’, ‘hizmetler devam etsin’ diyor. Meydanlar; birilerinin uydusu, kuyruğu olmayalım biz Allah’ın müsaadesiyle bütün dünya mazlumlarına umut olalım ve zalimlere diz çöktürelim diyor. Zalimlere diz çöktürmenin bir tane yolu var; o yol da yumruk üzere bir ve bir arada olmaktır. İnşallah biz o birliğimizi, dirliğimizi koruma edeceğiz, daima birlikte güçlü olacağız ve birliğimizi sağladığımızda, güçlü adımlarla istikbalimizi koruma ederek; tam bağımsız bir Türkiye amacına güçlü adımlarla ilerlediğimizde o vakit zalimler artık mazlumlara canları istediği üzere zulmedemeyecekler Allah’ın müsaadesiyle.”

Yapıcıoğlu, “Şu anda sandık kurulsa, yani yarın seçime gidilse Allah’ın müsaadesiyle birinci tıpta bu işi bitireceğiz inşallah. Kesin olarak şu anda bilseniz, mazbata elimizde olsa Sayın Cumhurbaşkanımızı tekrar Cumhurbaşkanı olarak görevlendirdiğimize bize dair mazbatayı Yüksek Seçim Konseyi verse bile, bu garanti olsa bile tekrar de çalışmalıyız. Neden biliyor musunuz? Muhalefet kaybedeceğini anladı, şu anda dua ediyor. Diyor ki; en azından fark az olsun. Fark az olursa ne diyecekler biliyor musunuz? Biz kazanmıştık, onlar hile yaptılar, hileyle bizden aldılar. Öyleyse; o denli bir oranla bu seçimi sonuçlandırmalıyız ki en azından 2018 seçimlerinden daha yüksek bir oranla Sayın Cumhurbaşkanımızı tekrar göndereceğiz ki onlar artık hileyle aldılar diyemesinler. Zira fark az olursa onlar yalnızca hile yaptı demekle kalmayacaklar, hile yaptılar kelamını sokakları hareketlendirmek ve diğer bir fitne çıkarmak için kullanacaklar. O fitnecilere bu fırsatı vermemek için bugünden önümüzdeki cumartesiye kadar şu 8-9 günde bütün kardeşlerimden bir şey istiyorum; çabucak herkesin cebinde bir telefon var değil mi? Çabucak her telefondan yüzlerce isim kayıtlı değil mi? Sizden ricam şudur; herkes telefonunu alsın, bu telefonda kayıtlı numaralara şöyle bir göz gezdirsin. Arkadaşlardan, akrabalardan, komşulardan kimler var başı karışık ya da tereddüt halinde olan. En azından her biriniz bir tereddütte olan 1-2 kişiyi ikna etmek için gayretlerini yoğunlaştırsın” diyerek konuşmasını tamamladı. – ERZURUM