Tekrar Refah Partisi Genel Lideri Fatih Erbakan’dan Sert Tenkitler

Yeniden Refah Partisi Genel Lideri Fatih Erbakan, “Bu ülkede CHP zihniyetinin iktidarında iktisadın düzlüğe çıktığını gören bir kişi var mı Allah aşkına? Mümkün mü bu türlü bir şey? CHP zihniyeti demek yokluk demektir. Kıtlık demektir. Devalüasyon demektir. Ekonomik kriz demektir. Delegesizlik demektir. İktisattan dem vuruyorlar öbür felaketlerinin üstünü örtmek için. ya başka felaketleriniz bir yanda, ayrıyeten ekonomiyi de çözmeniz mümkün değil. Nasıl çözeceksin dendiği vakit, ‘300 milyar dolar Londra’dan borç getireceğim’ diyor. Yahu biz zati borçtan kurtulmaya çalışıyoruz” dedi.

Kocaeli’de Cumhur İttifakı ortaklarından Tekrar Refah Partisi’nin mitingi düzenlendi. Mitinge Tekrar Refah Partisi Genel Lideri Fatih Erbakan da iştirak sağladı. Miting sonunda YRP milletvekili adayları da tek tek kürsüye çıkarak halkı selamladı. Fatih Erbakan’a armağanlar takdim edildi. Erbakan, yaptığı konuşmada, “Hanımıyla, erkeğiyle bu türlü bir coşkuyla dolduran çok kıymetli Kocaeli ulusal görüşçülere teşekkür ediyorum. Ulusal Görüş’ün kalelerinden, ikinci 40 yıldaki merkezlerinden Kocaelimizde bulunmaktan ötürü, kucaklaşmaktan ötürü büyük bir bahtiyarlık yaşıyoruz. Yıllar evvel birisi ‘partilerimizi kapattılar lakin kalplerimizi kapamadılar’ dedi. Artık Kocaeli’de bu görüntüyü görüyorum. Evet, partilerimizi kapattılar, engellediler, yasakladılar, her türlü manayı çıkardılar lakin kalplerimizi kapatamadılar, Ulusal Görüş aşkını söndüremediler. Ulusal görüş halkın temsilcisidir ve kıyamete kadar baki olacaktır” dedi.

“Yedili masaya ‘dur’ dememiz gerektiğinin şuurunda olduk”

Kuruldukları günden bugüne kadar geldikleri noktada Türkiye’de seçimin sonucunu etkileyecek bir pozisyonda olduklarını söyleyen Fatih Erbakan, “Yeniden Refah Partisi olarak üzerimizdeki sorumluluğun bir gereği olarak devletimiz için, milletimiz için yeni kuşaklarımız için, evlatlarımız için, yavrularımız için, aile kuruluşumuzun korunması için, yedili masaya dur dememiz gerektiğinin şuurunda olduk ve bu seçimlere Cumhur İttifakı’nın çatısı altında girmeye karar verdik. Cenabı Allah bu kararımızı iyi eylesin. Ülkemize, milletimize, devletimize hayır yapsın. Neden bu kararı verdik? Zira yedili masanın zihniyeti ortadadır. Telaffuzları ortadadır. Partilerinin seçim bildirgelerine yazdıkları tabirler ortadadır. Ayasofya’yı tekrar müze yapacağız diyenler, LGBT’ye sonuna kadar özgürlük ve hürlük vereceğiz diyenler, LGBT Türk aile yapısına ziyan vermez diyenler, eşcinsel evlilikler pek olağandır, herkesin kendi özel hayatıdır, tercihidir ancak toplum buna hazır değildir diyenler Okul öncesinde 4-6 yaş öncesi çocuklarına Kur’an öğretmek çağ dışılıktır, Taliban zihniyetidir diyenler, seçim bildirgelerine okullarda din dersini büsbütün kaldıracağız diye yazanlar, Diyanet İşleri Başkanlığını, inanç işleri başkanlığı diye yazanlar Bin yıldır İslam’ı bayraktarlık yapan ecdadın torunları olan mirasçısı olan bu aziz milletin karşısına çıkıyorlar ve bu kelamları sarf edebiliyorlar. Bu telaffuzları ortaya koyabiliyorlar. Allah bunlara fırsat vermesin. 70 sene komünizmin tesiri altında kalan Rusya bile LGBT ile gayret ediyor. LGBT propagandasını yasaklıyor. Yasa çıkartıyor. Maddede diyor ki evlilik kuruluşu bayan ve erkekten oluşur. Bayan ve erkeğin birlikteliğinden oluşur diyor. Bayan bayana, erkek erkeğe evlilik olmaz diye kanuna dahi yazıyor. Bizimkiler ise LGBT hayranlarından bir türlü kendilerini alamıyor” diye konuştu.

“Bu CHP’nin döktüğü suyla abdest olmaz”

CHP’ye ve Millet İttifakı’na dair sert tenkitlerde bulunan Erbakan, “70 yıldan beri bilhassa de bu CHP’nin zihniyetinde hiçbir değişiklik yok. Şu telaffuzlarını gördüğümüz vakit merhum Erbakan hocamızın o meşhur konuşmasını hatırlıyorum. Diyordu ki; ‘Bu CHP’nin döktüğü suyla abdest olmaz’ diyordu. Bir tane milletvekili adayları çıkmış ne diyor? Diyor ki, Efendim meclise girersem, CHP’den milletvekili olursam çok kıymetli bir sorunun çözülmesi için çalışacağım. Nedir o? Mescitlerde, hoparlörden, minareden okunan ezan sabah namazında insanları rahatsız ediyor. Bu caminin içinden okunsun diye. Allah koruma buyursun. Cenabı Allah bunlara fırsat vermesin. Alışılmış yalnızca bunlar da değil. Ne diyor CHP’nin genel lider yardımcısı? HDP’nin 11 unsurluk tavır dokümanını olduğu üzere kabul ettik, ittifak protokolüne yazdık diyor. Ne diyor 11 unsurluk tavır evrakında? Daha fazla demokrasi ve özgürlük için yerinden idareye, yerelden idareye geçmemiz lazım diyor. Bunun manası özerklik demektir. Selahattin Demirtaş’ın söylediği üzere eyalet sistemi demektir. Türkiye’nin bölünüp parçalanması demektir Allah koruma buyursun. Bu Kürt kardeşimin de hayrına olan bir şey değil. Türk’le Kürt’ü ayırırsan ortada ne Türk kalır ne de Kürt kalır. Bu merhum önderimiz Erbakan Hoca’mızın kelamı. Bu bölünme ve parçalanma asıl olarak büyük İsrail planının ekmeğine yağ demektir” tabirlerini kullandı.

“Bu ülkede CHP zihniyetinin iktidarında iktisadın düzlüğe çıktığını gören tek bir kişi var mı?”

Kemal Kılıçdaroğlu ve Ali Babacan’ın ekonomiyi nasıl düzeltecekleriyle ilgili yaptıkları açıklamalara da sert çıkan Fatih Erbakan, “Bütün bunların yanında yedili masanın yanında olanlar da diyorlar ki, ‘Efendim bunlardan bahsediyorsun fakat öbür taraftan da iktisat çöktü, işsizlik var, yokluk var, enflasyon var, alım gücü düştü’. Âlâ, bunları sen söylüyorsun da bu ekonomiyi çözecek olan sen misin Allah aşkına? Bu ülkede CHP zihniyetinin iktidarında iktisadın düzlüğe çıktığını gören bir kişi var mı Allah aşkına? Mümkün mü bu türlü bir şey? CHP zihniyeti demek yokluk demektir. Kıtlık demektir. Devalüasyon demektir. Ekonomik kriz demektir. Delegesizlik demektir. İktisattan dem vuruyorlar başka felaketlerinin üstünü örtmek için. ya öbür felaketleriniz bir yanda, ayrıyeten ekonomiyi de çözmeniz mümkün değil. Nasıl çözeceksin dendiği vakit, ‘300 milyar dolar Londra’dan borç getireceğim’ diyor. Yahu biz esasen borçtan kurtulmaya çalışıyoruz. 300 milyar dolar daha borç getireceksin, bunun faiziyle geri ödemesiyle bu milletin sırtına yükleyeceksin. Artırımla, vergiyle bu milletten çıkaracaksın. Öteki bir tane yedili masanın parti lideri, eski iktisattan sorumlu bakan, ‘Nasıl çözeceksin’ dendiği vakit ne diyor? İnternette görüntüsü var, ‘Efendim çok kolay. Çok süratli bir halde, çok bol ölçüde düşük faizli borç alacağım, kredi alacağım. Borçla faizle, krediyle bu işi yürüteceğim’ diyor. ‘Bu mevcut iktidar Batı ile ortası âlâ olmadığı için yeteri kadar borç alamıyor. Ben çok daha süratli, çok daha düşük faizli borç alacaksın, bu türlü yöneteceğim’ diyor. Borçtan, faizden öteki bir şey söylediğiniz yok. Bunlar mı ekonomiyi düzeltecekler Allah aşkına? Bir tane Amerikalı danışman bulmuş Rifkin diye. Yöneticisi olduğu bankayı batıran bir adam. ‘Dünya nüfusunu azaltmamız gerekir’ diyen küreselcilerin bir adamı. Bu Rifkin’e danışacak, bu ithal danışmana bununla kelamım ona ekonomiyi düzeltecek. İktisat düzeltecek olsanız evvel kendi belediyelerinizde düzeltirdiniz. Bak İstanbul Büyükşehir Belediyesi, dünyanın en yüksek faiziyle dolar borçlanıyor” tabirlerini kullandı. – KOCAELİ