Tarım Orman-İş Sendikası Genel Lideri Durmuş: “Bu Ülkede Hırsızlık Yapanlar Namuslu İnsan Üzere Prestij Görürken Hırsızlıkları Konuşan Bizler Hatalı…

CEYLAN SAĞLAM

Tarım Orman-İş Sendikası Genel Lideri Şükrü Durmuş’un, 2021 yılındaki yangınlara ait açıklamaları nedeniyle Tarım ve Orman Bakanlığı Orman Genel Müdürlüğü tarafından verilen maaştan kesme cezasının iptali istemiyle Ankara 10. Yönetim Mahkemesi’ne açtığı davada karar duruşması yapıldı. Mahkeme hakimi, kararı bir hafta sonra bildirim edeceğini açıkladı. Durmuş, “Hırsızlık yapanlar bu ülkede namuslu insan üzere prestij görürken; hırsızlıkları konuşanlar yani bizler hatalı pozisyona düşürüldük” dedi.

Tarım Orman-İş Sendikası Genel Lideri Şükrü Durmuş hakkında; Cumhuriyet gazetesi müellifi Tuncay Mollaveisoğlu’nun gündeme getirdiği “Türkiye’nin kıyı şeridinde 2021 yılında yaşanan orman yangınlarının akabinde yapılan ihalelerde metreküp emval maliyetinin 25 kat düşük hesaplandığı” teziyle ilgili açıklamaları nedeniyle Tarım ve Orman Bakanlığı Orman Genel Müdürlüğü tarafından 10 Mayıs 2022 tarihinde disiplin soruşturması başlatılmıştı. Disiplin soruşturması sonucunda Durmuş’a 1/2 oranında maaş kesme cezası verilmişti.

Durmuş, maaş kesme cezasının iptali istemiyle Ankara 10. Yönetim Mahkemesi’nde dava açmıştı. Davada karar duruşması bugün yapıldı. Mahkeme hakimi, kararı bir hafta sonra taraflara bildirim edeceğini açıkladı.

Duruşmanın akabinde ANKA Haber Ajansı’na açıklama yapan Durmuş, şunları söyledi:

“ÇOKULUSLU ŞİRKETLERE, İHALEYE ÇIKIŞ BEDELİNİ BİR LİRA ARTIRMA SURETİ İLE BÜYÜK ÇAPTA ORMAN EMVALİ SATILDI”

“Defalarca yargılandık, soruşturma başlatma nedeni de Orman Genel Müdürlüğü’nü itibarsızlaştırma, kamu kurumunun onurunu zedeleme üzere iddialar… Zira yapılanı hainlik olarak nitelemiştik. Tekrarlıyorum, yangın sonrası bilhassa yanan alanlardaki emvalleri küçük partiler halinde değil de devasa partilerle ihaleye çıkarmaları yani 50 bin metreden başlayıp 50 bin metre, 100 bin metre, 200 bin metre hatta 260 bin metreküp tek parti halinde ihaleye çıkarmaları Kamu İhale Maddesi’ne ters bir uygulamaydı. Biz bunun haksızlığını, yanlışlığını lisana getirdik ve bu uygulama ile çokuluslu şirketlere, ihaleye çıkış bedelini bir lira artırma sureti ile büyük çapta orman emvali satıldı. Bu emvallerin bir metreküpü ortalama 100 liradan satılırken; birebir eserin piyasadaki ihaleye çıkış bedeli 3 bin liraydı. Yani, 2 bin 900 lira üzere bir metreküp kayıp kelam konusuydu ki yanan alanlarda toplam 20 milyon metreküp eser vardı. Buradaki vurgunun büyüklüğünü siz hesaplayın.

İşte biz bu yapılanın haksızlık olduğunu, vurgun olduğunu gerçek olmadığını söyledik, hata işlediklerini söyledik. Bir öbür şey ise, ihaleye çıkarken dikili satış yolu ile çıkılmıştı ve alanlar birinci sınıf orman olmalarına karşın yani ormancılık tabiriyle üç kapalı orman olmalarına karşın randıman yüzdesi yüzde 80 olarak alındı. Bu en düşük orandı. Burada da kayıt dışı büyük çapta on binlerce metreküp orman emvali çokuluslu şirketlere maalesef peşkeş çekildi. İşte biz bunları söylediğimiz için cezalandırıldık, suçlandık.

“HIRSIZLIK YAPANLAR BU ÜLKEDE NAMUSLU İNSAN ÜZERE PRESTİJ GÖRÜRKEN; HIRSIZLIKLARI KONUŞANLAR YANİ BİZLER HATALI POZİSYONA DÜŞÜRÜLDÜK”

Geldiğimiz noktada şunu söylemek istiyorum; hırsızlık yapanlar bu ülkede namuslu insan üzere prestij görürken, hırsızlıkları konuşanlar yani bizler hatalı pozisyona düşürüldük. Ülkemiz genel seçime hazırlanıyor. Bu ülkede temel sorun adalettir, artık ülkeye yönetmeye talip olan siyasalların bu ülkede yapacağı en kıymetli şey adaleti tesis etmektir. Aksi halde tuz kokmaz derler ya, işte biz ülkemizde bilhassa Orman Genel Müdürlüğü’nde tuzun koktuğu anı yaşıyoruz. Münasebetiyle bu hukuksuzluklar artık son bulmalıdır. Bugün Ramazan’ın da birinci günü. Bugün Müslümanlık ile ilgili ahkam kesenlerin o koltukta rahat oturmaması gerekir. Zerre kadar vicdan varsa ellerini vicdana koyup en geç yarın istifa etmeliler. Tarım ve Orman İş Sendikası bugüne kadar yapılan haksızlıklar karşısında hiçbir vakit susmadı, susmayacak, onlardan hesap sormaya devam edeceğiz.”