Şike teziyle çalkalanan Darıca Gençlerbirliği cephesinden açıklamalar

TFF 3. Lig takımı Darıca Gençlerbirliği geçtiğimiz dönem 2-1 kazanarak küme düşmekten kurtulduğu Kalecik FK maçıyla alakalı “müsabaka sonucunu etkilemeye teşebbüs” argümanıyla PFDK’ya sevk edildi. Birebir sebeple PFDK’ya sevk edilen o devrin lideri Arif Gülen şike yapmadıklarını, kimi açıklamalarının yanlış anlaşılmasından ötürü sevk edildiklerini belirterek, “PFDK’nın hakikat, adaletli bir karar vermesini bekliyoruz” derken, Kulübün yeni lideri Serdar Acarhoroz ise, “İnsanların şahsi yanlışlarından, gafletlerinden ötürü hiç kimse Darıca Gençlerbirliği topluluğunu cezalandıramaz” diye konuştu.

TFF 3. Lig grubu Darıca Gençlerbirliği, geçtiğimiz dönemin son haftasında Kalecik FK’yi 2-1 yenerek Kızılcabölükspor’un 1 puan önünde ligde kalmıştı. Karşılaşmayla alakalı kulübün o dönemki lideri Arif Gülen ve Darıca Gençlerbirliği, “müsabaka sonucunu etkilemeye teşebbüs” argümanıyla 23 Mart Perşembe günü PFDK’ya sevk edildi. Eski lider Arif Gülen, 45 dakikalık bir röportajının 45 saniyelik kısmının kesilmesiyle algı oluştuğunu ve kelamlarının yanlış anlaşılmasından ötürü bu türlü bir kararın çıktığını söyledi. Gülen, şaibeli bir olaya karışmadıklarını söz ederek PFDK’nın ceza vermeyeceklerine inandığını belirtti. Öte yandan, Darıca Gençlerbirliği Lideri Serdar Acarhoroz da kulübün PFDK’ya sevki üzerine basın açıklaması yaptı. Acarhoroz, “Darıca topluluğu çok büyük bir topluluktur, yüz yıllık bir topluluktur. İnsanların yaptığı şahsi yanılgılarından, şahsi gafletlerinden ötürü hiç kimse Darıca Gençlerbirliği topluluğunu cezalandıramaz” dedi.

“PFDK’nın hakikat, adaletli bir karar vermesini bekliyoruz”

Şaibeli bir olaya karışmadıklarını, rakip kulüp liderine söylediği kelamların tehdit üzere algılanmasından ötürü bir kuşkunun ortaya çıktığını belirten eski lider Arif Gülen, “Süreci aslında takip ediyorduk bildiğimiz bir süreçti. Olağandışı bir durum yok. Yalnızca gündemde şike cümlesi, şike sözü çok geçti. Biz yaklaşık bir buçuk ay evvel Etik Heyeti’ne gerekli sözlerimizi vermiştik. Bugün de gerekli sözlerimizi verdik. Profesyonel Futbol Disiplin Konseyimiz en adaletli ve en yanlışsız kararı verecektir. Bilmeyenler için şunu söylemem lazım; ben pak futbol için uğraş ettim. Ben siyasi baskıların, maddi ve manevi baskıların, kanun dışı baskıların tesirinde kalmaması için bizimle ilgili hiçbir tezi olmayan futbol ekibinin liderine, ‘Hakkınızda basında çıkan bu türlü şeyler var. Bakın paralar havada uçuşuyor. Bir milyonluk haber var. Benim kadroma ben sahip çıkıyorum, sen de lütfen kendi grubuna sahip çık. Bu teşvik primleri vs. bizim çaba ettiğimiz bir mevzu. Bu mevzularla muhatap olmayalım’ dedim. Sanıyorum bu sözlerim benim baskı yaptığım ya da tehdit ettiğim halinde yorumlandı. Sanıyorum bu türlü bir tezle PFDK’ya sevk edildik. Bunun asıl çıkış yolu da; ben bir internet televizyonunda aslında konusu eski devrin futbolcularıyla ilgili ortamızda bir prim uyuşmazlığını anlatırken tansiyonumuzun yükselmesinden oldu. O günlerde biz sıkıntı kurallarda, tabiri caizse baskılar yaparak kadromuzu pak futbol ismine ayakta tuttuk. 45 dakikalık bir röportajın 45 saniye bile olmayan yerlerinden cımbızlanarak bu türlü bir savın, algının oluşturulması ve Etik Kurulu’nunda maalesef bunun tesiri altında bizi PFDK’ya sevk etmesi çok anlaşılır değil. Ama PFDK’nın gerçek, adaletli kararı vermesini bekliyoruz, vereceğine de inanıyoruz. Ne Darıca Gençlerbirliği ne de beş yıl kulüp başkanlığı yapmış Arif Gülen bu türlü şeylere tenezzül etmez. TFF’de yaptığımız konuşmalar kayıttadır. TFF’nin genel şurasında yaptığımız konuşmalar viral olmuştur. Biz pak futbol için elimizden geleni yapıyoruz. Üst ligdeki grupları kurtarmak için ya da oradaki baskıları hafifletmek için ne TFF’nin ne de PFDK’nın alt ligdeki kadroları vereceği yanlış kararlarla ezmeyeceğini düşünüyoruz” diye konuştu.

“İnsanların şahsi kusurlarından, gafletlerinden ötürü hiç kimse Darıca Gençlerbirliği topluluğunu cezalandıramaz”

Kulübün de PFDK’ya sevk edilmesi üzerine Lider Serdar Acarhoroz bahisle alakalı basın açıklamasında bulundu. Acarhoroz, “Dün gündeme bomba üzere düşen haberle ve bize gelen mail ile uyandık. Mevzuyu inceledik ve kirli haber olmaması ismine, kulaktan duyma şeyler konuşulmaması ismine açıklama yapma gereği duyduk. Arif Bey’in geçen yıl yapmış olduğu bir açıklama zannedersem tehdit olarak algılanmış. Basına şike davası olarak yansımış ancak açıp bakıldığında mevzunun aslında o denli olmadığını anlıyoruz. Gerçi hususla alakalı bundan 1 ay evvel de yeni lider olarak benim sözüm istendi. Sözüm de şu taraftaydı; Arif Beyefendi prim açıklaması yapıyor lakin prim vermiyor. Prim vermeyince de futbolcular toplumsal medyadan Arif Bey’e biraz hücum biçiminde serzenişte bulunuyor. Arif Beyefendi de o kızgınlığıyla kendini söz etmek isterken tabir zorluğu çekmiş. Durum, yanlış anlaşılmaya sebebiyet vermiş. Yani bir prim haberi çıkıyor, Arif Beyefendi de ‘Sakın bu teşvik primini almayın olağan ekiple alana çıkın’ üzere bir yorum yapıyor. Lakin sonrasında TFF’nin gözlemci raporuna bakıyorsunuz rastgele bir şike olmadığı, ekip takımında rastgele bir değişikliğin olmadığı görülüyor. Rastgele bir şaibe olmadığına dair rapor geliyor. Zati geriye dönüp baktığınızda güç kazandığımız bir maç. Hakemin, Kalecik taraftarının yahut taraftarlarının orada verdiği reaksiyon de kendilerini kimsenin aramadığı, kimseyle muhatap olmadıkları istikametinde. Arif Bey’in aradığına dair bir söylemi var lakin bence o kızgınlıkla olan bir telaffuz. Darıca topluluğu çok büyük bir topluluktur, yüz yıllık bir topluluktur. İnsanların yaptığı şahsi kusurlarından, şahsi gafletlerinden ötürü hiç kimse Darıca Gençlerbirliği topluluğunu cezalandıramaz. Cezalandırmaması gerektiğini düşünüyorum. Zira ortada şike üzere bir durum yok. Söylemek isterim ki tüm türel çalışmaları yapıyoruz. Gece gelen mail ile birlikte avukatlarımız mevzuyla alakalı savunmaları, tüm görüşlerini ve tüm bilgileri de aktaracaklar. Açıklık olması ismine bunlar basınla paylaşılacaktır” biçiminde konuştu. – KOCAELİ