İstanbul otogarının sarsıntıya güçlü olmadığı uyarısı

İstanbul Arel Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Kısım Lideri Prof. Dr. Mehmet Fatih Altan, Büyük İstanbul Otogarı’ndaki kolon, kiriş ve bunların taşıyıcı elemanlarının birleşim noktalarındaki etriye sıklığının “2018 Türkiye Sarsıntı Bina Yönetmeliği”ne uygun olmadığının görüldüğünü belirterek, “Bu yönetmeliğe uygun hale getirilmesi lazım.” dedi.

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat’taki zelzelelerin akabinde İstanbul’da yapıların dayanıklılığı konusunda tartışmalar devam ederken her gün binlerce insanın kullandığı Büyük İstanbul Otogarı’nın son durumu gündeme geldi.

Esenler’de bulunan otogardaki birçok kolon ve kirişin sıvalarının döküldüğü, içerisinde bulunan demirlerin açığa çıktığı, kimilerinin vakitle korozyona uğrayarak paslandığı görüldü.

Prof. Dr. Altan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, fotoğraflarda ve imgelerde görüldüğü kadarıyla taşıyıcı niteliğindeki çelik çubukların, inşaat demiri denilen kısımların ve gözetici beton katmanların soyulmuş vaziyette görüldüğünü söyledi.

Demirin korozyona uğramaması için dışına 4-5 santimetre beton kaplama yapıldığını, böylelikle oksijenin demire ulaşmasının ve paslandırmasının önüne geçildiğini lisana getiren Prof. Dr. Altan, “Bu beton katmana biz pas hissesi diyoruz. Bu katman buradan kaybolmuş durumda. Demirler gözle de görülebilir hale gelmiş. Bu durumdan ötürü da demir, oksijenle temas kurdukça oksitlenmektedir. Halk lisanıyla paslanmakta, korozyona uğramaktadır.” diye konuştu.

Prof. Dr. Altan, tedbir alınmazsa korozyona uğrayan demirin çapının gün geçtikçe küçüleceğini ve taşıyıcılığını yitireceğini aktararak, yapılacak çalışmayla demirin bir an evvel güçlendirilebileceğini, en azından beton kaplamasının yapılıp demirin hava ile temasının kesilmesi gerektiğini bildirdi.

“Yeni yönetmeliğe nazaran tekrar destek edilmesi lazım”

Eski yapılarda birleşim noktalarına da dikkat ettiklerinin altını çizen Altan, “Kolon, kiriş ve bunların taşıyıcı elemanlarının birleşim noktalarındaki etriye sıklığının ‘2018 Türkiye Sarsıntı Bina Yönetmeliği’ne uygun olmadığı görülmektedir. Bu yönetmeliğe uygun hale getirilmesi lazım. Yani yeni bir çalışma yapılırsa buraların elden geçip yeni yönetmeliğe nazaran tekrar destek edilip, güçlendirilerek kullanışlı hale gelmesi lazım.” tabirlerini kullandı.

Prof. Dr. Altan, Büyük İstanbul Otogarı üzere yapıların vakit içinde aldığı dinamik yükler nedeniyle de yıprandığını söyledi.

Bakımı yapılmadığında bu özel yapılarda korozyonlarla karşılaşılabildiğini lisana getiren Altan, şu değerlendirmeyi yaptı:

“Deprem için şu anki durumuyla risk oluşturuyor. Biz, taşıyıcılarımızın projeye nazaran yapılıp, projeye nazaran de devam etmesini isteriz. Zira bir imalatın proje kademesi ve uygulama kademesi, bir de bakım evresi vardır. Üçünü de tam yapmak lazım. Bu yapının proje ve uygulama basamağı geçmiş durumda. Bakım basamağında sorunlar yaşanmakta. Bir an önce rutin biçimde bakılarak, evvel güçlendirilmesi ve uygunlaştırılması lazım. Sonra da bakımların rutin olarak devam etmesi lazım ki hizmet ömrü uzasın.”