FETÖ’nün aktüel yapılanmasında yer alan 6 kuşkulu hakkında iddianame hazırlandı

FETÖ’nün şimdiki yapılanmasına ait ikisi tutuklu 6 kuşkulu hakkında “silahlı terör örgütüne üye olmak” ve “üye olmamakla birlikte örgüt ismine hata işlemek” cürümlerinden iddianame düzenlendi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca FETÖ’nün aktüel yapılanmasına ait yürütülen soruşturma sonucunda hazırlanan iddianamede, dünya genelinde 160 ülkede faaliyet gösteren ve binlerce mensubu olan örgütün haberleşme ve talimatların aktarılması üzere mevzularda kullandığı sistemlere yer verildi.

Gizliliğe değer veren örgütün yüz yüze buluşma, canlı kurye, basın yayın üzerinden talimat verme ve notla haberleşme üzere teknikler kullandığı anlatılan iddianamede, canlı kuryenin en sağlıklı haberleşme yollarından biri olarak kabul edildiği, talimat almak ve faaliyetler hakkında bilgi vermek gayesiyle direkt ABD Pensilvanya’ya gidilerek örgüt elebaşıyla yüz yüze görüşüldüğü kaydedildi.

FETÖ elebaşı Gülen’in çok kıymetli konuların Farsça yüz yüze manasına gelen “ru be ru” halinde görüşülmesi tarafındaki talimatına yer verilen iddianamede, örgüt toplantılarında talimatların ufak kağıtlara yazıldığı, hatta bunların gerektiğinde yok edilebilmesi için yenilebilir özellikte olmasının sağlandığı belirtildi.

Telefonlar kırılıp farklı çöp kutularına atılıyor

İddianamede en kolay ve kıymetli haberleşme araçlarından birinin GSM çizgileri olduğunu anlatılarak, çoklukla 3 ayda bir yeni GSM çizgisi temin edildiği, eski çizgiyle birlikte telefon aygıtının da değiştirildiği, bunların da güvenlik kamerası olmayan yerlerde parçalanarak farklı bölgelerdeki çöp kutularına atıldığı lisana getirildi.

Şüphelilerle ilgili değerlendirmelere yer verilen iddianamede, soruşturma kapsamında 2019, 2020 ve 2021’de örgütün canlanması için hareket ettiği belirlenen şüphelilerin birbirleriyle örgütsel görüşmelerini operasyonel sınır olarak tabir edilen telefonları kullanarak sağladıkları ve bilhassa Ümraniye’de ağırlaştıkları vurgulandı.

İddianamede, savunmalarında birbirlerini tanımadıklarını söyleyen kuşkulu Ercan Uyanık ile Zekeriya Demir’in GSM sınırları üzerinden irtibat kurdukları, şüpheliler Uyanık ile Kamil Şen’in de 189 kere görüştüklerinin tespit edildiği aktarıldı.

“İçerideyken bu hayaller, efsaneler beni ayakta tutuyordu”

İddianamede, tutuklu kuşkulu Kamil Şen’in, KHK ile polis memurluğundan ihraç edilen F.K. ile 5-6 Mart 2022’de yaptıkları telefon görüşmesine yer verildi.

Buna nazaran, meslekten ihraç edilen bir polis memurunun intiharına dair konuştukları sırada F.K’nin “Vallahi bir tane abi var. Birlikte çalışıyoruz. Her gün açıyorum bu bahisleri. Beddua ediyoruz daima birlikte. İnşallah yüz yıla ibretlik olacaklar. Bazen diyorum ki ömür bu türlü mi bitecek. Daralıyorum. Ona buna soruyorum, yok mu gardaş bir haber, bir fikir, bir düş. İçerideyken bu düşler, efsaneler beni ayakta tutuyordu. Dışarıda çalışmaktan pek düşünme fırsatı bulamıyoruz. Lakin ortada sanki diyor insan.” dediği, Kamil Şen’in ise “Savaşta bile beşerler yer değişiyor. Yeni bir dünya kurulacak, karışım bu işi kolaylaştıracak inşallah. Ukrayna ülke sorumlusu annemin halaoğlu onlara da dua edelim, gardaş, ister istemez külfet var orada.” halinde konuştuğu aktarıldı.

Evinde can yelekleri bulundu

İddianamede, FETÖ irtibatlı şahısların yurt dışına kaçmasına yardım eden kuşkulu Mehmet Özhan Çinçin’in meskeninde can yelekleri ve farklı başka poşetlerden paralar bulunduğu belirtilerek, kuşkulu Kamil Şen’in türlü bireylerden örgüte takviye için para ve yardım kolisi topladığı, kuşkulu Ercan Uyanık’ın örgütsel toplantılarda yaptığı konuşmalarda isimli süreç gören şahıslara itirafçı olunmamasını telkin ettiği, öğretmen kuşkulu Zekeriya Demir’in öğrencilerini asker olmaları için ikna etmeye çalıştığı ve sonrasında örgüte yönlendirdiği, kuşkulu Alperen Erben’in yurt dışına kaçan firari FETÖ mensuplarıyla irtibata geçerek yurt içinde bulunan örgüt üyelerine maddi yardım gerçekleştirdiği, kuşkulu Oktay Şahintaş’ın örgüt tarafından FETÖ’cü eski emniyet müdürü Ömer Köse’nin annesine kardeş aile olarak belirlendiği tabir edildi.

İddianamede tutuklu şüpheliler Kamil Şen ve Mehmet Özhan Çinçin ile öteki şüpheliler Alperen Erben, Ercan Uyanık ve Zekeriya Demir’in “silahlı terör örgütüne üye olmak” kabahatinden 7,5 yıldan 15 yıla kadar, kuşkulu Oktay Şahintaş’ın ise “örgüte üye olmamakla birlikte örgüt ismine hata işleme” cürmünden 3 yıl 9 aydan 7 yıl 6 aya kadar mahpusla cezalandırılması istendi.

Başsavcılık tarafından onaylanan iddianame İstanbul Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi.