FAZİLET ÖĞRETMEN EŞİMİ KAYBETTİKTEN 7 GÜN SONRA ZELZELE OLDU; İKİ ACI KAHRETTİ

HATAY’da meydana gelen zelzelede komşularının müdahalesiyle, mahsur kaldıkları konutlarından bedensel engelli oğlu Kerem Gülşen (27) ile birlikte kurtarılan emekli sınıf öğretmeni Fazilet Gülşen (68), zelzeleden 7 gün evvel de eşinin hayatını yitirdiğini belirtti. Gülşen, Eşim Atıf Gülşen’i kaybettikten 7 gün sonra sarsıntı oldu. Sarsıntı olunca oğlum ‘Ne oluyor’ diye çığlıklar attı. Antrede dolapların devrilmesiyle mahsur kaldık. Komşularımızın kapıyı kırmasıyla dolaplar yana devrildi. Dolabın üstünden Kerem’i kaydırarak çıkardılar. Daha sonra da biz kurtulduk. 7 günde 2 acı yaşamak bizi kahretti. dedi.

Hatay’ın Defne ilçesi Aşağı Okçular Mahallesi’nde oturan Fazilet Gülşen, bedensel engelli oğlu Kerem Gülşen ile Kahramanmaraş merkezli sarsıntıların akabinde Aksaray’a geldi. Hayırseverlerin meskeninde fiyatsız olarak kalan aile, yaşadıklarının tesirinden kurtulmaya çalışıyor. Sarsıntıdan 7 gün evvel eşinin ömrünü yitirdiğini belirten Fazilet Gülşen, şunları söyledi

Eşim Atıf Gülşen’i kaybettikten 7 gün sonra sarsıntı oldu. Hem onun ıstırabı, hem de sarsıntıyla ikisinin bir ortada olması çok kütü oldu ve bizi kahretti. Bizim bakıcımız sabah gelip akşam gidiyordu. Eşim ölünce ‘Sizi bırakmayacağım ve sizle kalacağım’ dedi. Sarsıntı olduğu gün sarsıntıdan oğlumun üzerine babasının duvardaki fotoğrafı düştü. Oğlum ‘Ne oluyor’ diye çığlıklar attı. Konutumuzun üst tavanı kartonpiyer olduğu için üzerimize düşmeye başladı. Bakıcımızda ‘Bizi kurtarın’ diye bağırmaya başladı. 18 yıldır birebir konutta kalıyorduk. Antremizde dolapların devrilmesi sonucu konutta mahsur kaldık. Komşularımız kapıyı kırarak içeri girdiler. Dolabın üstünden Kerem’i kaydırarak çıkardılar. Daha sonra ben ve bakıcımız çıktı. Biz tabanın üstünde oturuyorduk. Konutumuz zelzelede ağır hasar aldı. Mutfak dolabımız yerinden çıkmış ve tüm mutfak eşyalarımızda yerlerdeydi. Konuttan çıkınca saatlerce otomobilde kaldık. Soğukta üşüyünce komşumuz bizi köylerine götürdü. 10 gün orada çadırda kaldık. Oğlum ve ben çadırda hastalandık. Daha hastalığı üzerimizden tam manasıyla atamadık.

‘KEREM BENİM HER ŞEYİM ‘

Oğlu Kerem’i, evlatlık olarak aldıklarını hatırlatan Gülşen, Oğlum haftanın 2 günü rehabilitasyon merkezinde fizyoterapi görüyor. Biz Kerem’i 1 haftalıkken evlatlık almıştık. Annesi beslenemediği için çocuğu düşürmek için ilaç almış. Yan tesiri olarak engelli kaldı. Adana’ya doktora götürdük. Tabip bize zeka istikametinden beyninin hiç etkilenmediğini bedensel engelli hayatını sürdüreceğini söyledi. Bizde eşimle bir arada oğlumuzu canımızdan çok severek onu kabullendik. Yakınlarımız bize, geri verin dediler. Biz de kabul etmedik. Zira onun sevgisi içimize işlemişti. Hiçbir vakit bir dediğini iki etmedik. Babası onun her istediğini yerine getirirdi. dedi.