‘ERKEN TEŞHİSLE KANSER HADİSELERİNİN 3’TE 1’İ OLAĞAN HAYATLARINA DÖNEBİLİYOR’

SAĞLIK Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Onkoloji Kliniği Sorumlu Doktoru Doç. Dr. Olçun Ümit Ünal, kanserden değil geç kalmaktan korkulması gerektiğini belirtip, “Erken teşhisle şu andaki kanser hastalarının en az 3’te 1’i olağan ömürlerine tedaviyle geri dönebiliyor” dedi. Doç. Dr. Ünal, kanserin en değerli risk faktörleri sigara, alkol ve obeziteden uzak durulması gerektiğin ide söyledi.

SBÜ Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Onkoloji Kliniği Sorumlu Tabibi Doç. Dr. Olçun Ümit Ünal, 1-7 Nisan Ulusal Kanser Haftası kapsamında vatandaşlara ihtarlarda bulundu. Doç. Dr. Ünal, on vakitlerde kanserin görülme sıkıldığında önemli bir artış olduğunu belirtti. Kanserin en değerli risk faktörlerinin sigara, alkol ve obezite olduğunu söyleyen Dr. Ünal, “Bu risk faktörlerinin artışına bağlı olarak kanserde artış var. Bunları azaltırsak kanser sıklığı da azalmış olur. Bu açıdan daha dikkatli olmak lazım. Yani sigara, alkol ve obeziteden uzak durmak gerekiyor” dedi. Kanser hastalığının dünyada kalp hastalıklarının akabinde en sık görülen ikinci mevt nedeni olduğunu söz eden Doç. Dr. Ünal, “Sağlık Bakanlığı kanserin erken teşhisi konusunda öncülük edebilecek çalışmalar yapıyor. KETEM diye bilinen ‘Kanser Erken Teşhis Tarama Eğitim Merkezleri’ var. Vatandaşlarımız bu merkezlere başvurup erken teşhis imkanına sahip olabilir. Bu merkezlerde sık görülen kanserlerin erken taraması yapılıyor. Kişi olumlu bulunursa ilgili uzmana yönlendiriliyor” dedi.

‘YAŞLANMA ARTTIKÇA KANSER DE ARTTI’

Kadınlarda en sık görülen kanser tipinin göğüs kanseri olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Olçun Ümit Ünal, 45 yaşını aşan her bayanın iki yılda bir KETEM’lerde mamografi taraması yapabileceğini kaydetti. 45 yaşın altındaki kimselerin ise ailede kanser hikayesi olması durumunda tarama programına katılabildiğini anlatan Ünal, “Ülkemizde sigara ve alkol tüketimi ile obezite sıklığının artması sonrasında bu hastalıkta artış olduğunu söyleyebiliriz. Ayrıyeten yaş ortalaması da artıyor. Yaşlanma arttıkça kanser sıklığı da artıyor. Günümüzde farklı teşhis usulleri kullanılıyor. Tabibe ulaşım kolaylaştığı için müracaatlar ve teşhis sıklığı geçmişe nazaran daha fazla” diye konuştu.

Sağlık Bakanlığı’nın görüntüleme formüllerinde önemli yatırımlar yaptığını lisana getiren Dr. Ünal, KETEM’lere müracaat sayesinde yeni kanser hastalıklarının teşhis edilebildiğini vurguladı. Kanserden değil geç kalmaktan korkulması gerektiğinin altını çizen Ünal, “Erken teşhis çok büyük ehemmiyet taşıyor. Erken teşhisle şu andaki kanser hastaları en az 3’te 1’i olağan hayatlarına tedaviyle geri dönebiliyor. Yaş ortalaması çoklukla 50’nin üzerinde. Ailede kanser hikayesi olanlar daha genç yaşta teşhis alıyor. Lakin genelde 50 yaşının üzerinde kanser sıklığı artmakta. 1-7 Nisan Kanser Haftası ile ilgili farkındalık toplumsal medya ve televizyon programları sayesinde arttırılmaya çalışılıyor. Lakin halk da o denli bir şuur olduğunu düşünmüyorum. Toplumsal medyadaki önemli paylaşımlar bilinçlendirmeyi arttıracak üzere görünüyor” diye konuştu.