Erdoğan: Kılıçdaroğlu’nu cumhurbaşkanı adayı olarak karşımıza diken bir sistem var (4)

KONYA’DA GÜNEŞ GÜÇ SANTRALİNİN AÇILIŞINI YAPTI

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, eşi Emine Erdoğan ile birlikte Antalya’daki programının akabinde Konya’ya geldi. Erdoğan, Avrupa’nın en büyük, dünyanın sayılı büyüklüğündeki güneş santrallerinden biri olan 1 milyar dolarlık yatırıma sahip, 20 milyon metrekare toprağa inşa edilen, 1350 megavat şurası güce ve yıllık yaklaşık 3 milyar kilovatsaat elektrik gücü üretimiyle, yıllık 2 milyon kişinin evsel elektrik muhtaçlığını karşılayacak Kalyon Karapınar Güneş Enerji Santralinin de aralarında bulunduğu toplu açılış merasimine katıldı. Kılıçaslan Meydanı’nda yapılan törende Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da konuşma yaptı.

‘BİZ BUYRUĞU ALLAH’TAN ALIYORUZ’Alanda bulunanlara seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Konya’nın vefa kenti olduğunu belirterek, “Vefanın kenti Konya. Dayanışmanın kenti Konya. Ulusal iradenin şehri Konya. Dünyada eşi bulunmayan Konya, seni bir defa daha hasretle, muhabbetle selamlıyorum. Başşehirler başşehri Konya’yı, Mevlana Hazretleri’nin kenti Konya’yı, erenlerin, velilerin, hak aşkıyla yanan gönüllerin Konya’yı bugün bir kere daha hürmetle, muhabbetle selamlıyorum. Antalya’dan geliyoruz ve Antalya’da 100 bini aşkın sağ olsun dostlar vardı. Fakat artık Konya’da aldığım sayı resmi sayısı söylüyorum. 140 bin hamdolsun şu anda. Bu ne aşktır ya Rabbi? Bu ne aşk? Demek ki aşkla koşan, aşık olursan karşılığını da bulursun. Şu anda şu alanı gördüğümüz vakit eyvallah ve bakıyorum. Pankartlar yazılmış. Bak bir genç enteresan bir pankart açmış. Ne diyor biliyor musunuz? ‘Emri dağdan alanla değil haktan alanla yol yürünür.’ Artık bay bay Kemal’in yanındakilerle bir arada bunlar buyruğu nereden alıyor? Kandil’deki teröristlerden alıyor. O denli mi? Biz de buyruğu Allah’tan alıyoruz ve 14 Mayıs’ta buyruğu dağdan alanları, mezara gömmeye var mıyız? Buna hazır mıyız? Bundan aslında benim hiç kuşkum yok. Konya buna gereken dersi inşallah, 14 Mayıs’ta verecektir” diye konuştu.’BELEDİYELERİMİZ MUHALEFETE DERS VERDİLER’Erdoğan, Konya Büyükşehir Belediyesi’nin ilçe belediyeleriyle birlikte sarsıntının akabinde Hatay’da gurur verici çalışmalar yaptığını belirterek, “Konyalı belediyelerimiz hakikaten gurur verici çalışmalara imza attılar. Altyapıdan üstyapıya, aşevlerinden çadır ve konteynerkent kurulumuna kadar her gereksinimlerinde depremzedelerin yanında oldular. Muhalefetin tüm belediyelerinin yaptıklarını, terazinin bir kefesine koyun, Konya’mızın bölgeye verdiği hizmetleri de öteki kefesine koyun. Hepsinde de Konya çok daha ağır basacaktır. Konya Büyükşehir Belediye Lideri, bilhassa yattı, kalktı, orayı takip etti. Belediyelerimiz muhalefete ders verdiler. Nasıl millete hizmet edilir, öğrettiler. ‘Konya Gönül Belediyeciliği’nin ne demek olduğunu tüm Türkiye’ye bir kere daha gösterdi. Buradan gösteri ve reklam yerine yaraları sarmanın peşinde koşan tüm belediyelerimizi tebrik ediyorum” dedi. ‘DOĞAL GAZI YAKTIK, VATANDAŞLARIMIZIN MESKENLERİNE GÖNDERMEYE BAŞLADIK’Erdoğan, Karadeniz’de keşfedilen doğal gaz ile ilgili şunları söyledi: “Şimdi Karadeniz’de kardeşlerim keşfedip, karaya çıkardığımız yerli gazımızın sevincini milletimizle paylaşmak için birinci ay ısınma dahil konutlardaki tüm doğal gaz faturalarını ücretsiz yaptık mı? Ayrıyeten bir yıl boyunca yeniden konutlardaki mutfak ve su ısıtma gereksinimlerine karşılık gelen ölçüdeki doğal gaz tüketimini faturalardan düşüyoruz. Bu müjdemizle ilgili Cumhurbaşkanı Kararnamesinin ve kararını dün Resmi Gazete’de yayınladık. Milletimizin tüm fertlerine iyi uğurlu olsun diyorum. Artık bay bay Kemal, dün Zonguldak’a gitti. Zonguldak’ta benim madenci kardeşlerime palavra üstüne palavra söylüyor. Zonguldak’ta çabucak orada Filyos var. Sakarya doğal gazını biz orada çıkardık bay bay Kemal. Hani çıkmayacaktı? Hani nerede diyordunuz? İşte çıktı. Doğal gazı yaktık vatandaşlarımızın meskenlerine göndermeye başladık. Allah sizden de razı olsun. Biz kelam verirsek yaparız. Kelam verdik ve yaptık. Donanmamızın amiral gemisi olan SİHA gemimiz, TCG Anadolu’yu tekrar geçtiğimiz haftalarda Deniz Kuvvetlerimize teslim ettik. Milletimizin 60 yıldır umutla beklediği yerli elektrikli aracımız Togg’un teslimatlarına başladık. Yeni Altay tankımızı, testleri yapılmak üzere silahlı kuvvetlerimize teslim ettik. Dün Ulusal Muharip Uçağımız KAAN’ı hangardan çıkardık ve pist başı yaptırdık. İzlediniz mi? Beğendiniz mi? İşte bunlar birilerini önemli manada ürkütüyor. İçeride korkanlar da var. Su ötesinde korkanlar da var. Lakin en çok da Cudi’den, Gabar’da, Tendürek’te, Besler Deresi’nde, oradaki teröristleri gömdükçe içeride birileri de rahatsız oluyor. Ne diyor, Kandil’de bir tanesi? Diyor ki bakınız çok enteresan, AK Parti bizi diyor mağaralarda vurdu. Ne yapacaktık? Düzgün yapıyor musunuz diyecektik. Sen benim Mehmet’imi şehit edeceksin de biz sana güle güle mi diyeceğiz? Mehmet’imin intikamını sonuna kadar almaya devam edeceğiz. Varsın bay bay Kemal, sizlerle birlikte kapalı kapılar gerisinde görüşmeler yapsın. Onun yanında da malum Davutoğlu var. Onun yanında Bebecan’ı var. Karamollaoğlu’su var. Bir de natürel Meral Hanım’ı var. Masayı bir bırakır masraf, sonra tekrar gelir. Tekrar masraf. Artık bıktık sizden. Masanın altında olanlar var. Yetmedi artık iki tane de belediye lideri aldılar yanlarına. Onlarla bir arada yola devam ediyorlar. Ancak onlar Kandil’dekilerle bir arada yürürken biz de Cumhur İttifakıyla beraber yürüyoruz.”PETROL MÜJDESİKonuşmasında petrol muştusu de veren Erdoğan, şöyle konuştu:

“Muhalefetin tenkitlerine karşın, sondaj gemilerimizi bunun için aldık. Doğal gaz aramalarına bu sebeple başladık. Şu anda bizim 4 tane sondaj gerimiz var. İki tane sismik araştırma gemimiz var. Artık kendimize yetiyoruz. Dışarıdan değil yalnızca kendimize ilişkin olan gemilerimiz bunlar. Akkuyu Nükleer Güz Santrali’ni bunun için inşa ediyoruz ve şu an itibarıyla Akkuyu’da tüm gereksinimimizin yüzde 10’unu karşılıyoruz. Bunun doğal ikinci ünitesi var. Üçüncü ünitesi var. Dördüncü ünitesi var. Yetmez. İnşallah iktidarımızın devamıyla ikinci nükleer güç santralini de ne yapacağız? İnşa edeceğiz. Büyük ihtimalle bunu da Sinop’ta inşa etme durumumuz var. Çünkü Türkiye artık güçte muhtaç olan değil. Güç ihraç eden olacak. Güneş ve rüzgarın güç sepetimizdeki hissesini bunun için artırıyoruz. Bugün dev bir güç panellerinin olduğu nereye gideceğiz. Nereye? Karapınar’a. Bu kaç tane futbol alanı büyüklüğünde? Devasa güç santralinin panellerinin olduğu yeri göreceğiz. Bu da nereye nasip oldu? Konya’ya. Bor madenimizi kendimiz işlemeye işte bunun için ehemmiyet veriyoruz. Ülkemizin farklı yerlerinde petrol kuyularını bunun için açıyoruz. Allah’a hamdolsun. Attığımız tüm bu adımların olumlu sonuçlarını de artık tek tek alıyoruz. ‘Her seçim öncesinde gaz buluyorlar’ yalanını nasıl Karadeniz gazıyla boşa çıkardıysak, güç atılımlarımıza kara çalanları da yeni muştularla hüsrana uğratmayı sürdüreceğiz. Bilhassa petrol konusunda etrafına bakıp da iç geçiren milletimizin bir asırlık hasretini dindirmekte kararlıyız. ‘Daha evvel petrol yok’ diye üzerine beton dökülen kuyulardan terör nedeniyle terk edilmek zorunda kalınan bölgelerden, hamdolsun artık petrol üretmeye başladık. Dünyada karada yapılan en büyük on keşiften birini geçen sene Türkiye olarak biz gerçekleştirdik. Ülkemizin 5-6 yıl evvel yaklaşık 40 bin varil olan günlük üretimi iki kat artışla nereye ulaştı biliyor musunuz? Günlük 80 bin varile ulaştı. Artık sizlerle yeni bir muştuyu daha paylaşmak istiyorum. Cudi Gabar’da günlük 100 bin varil üretim kapasitesine sahip petrol bulduk. Bu ne demek biliyor musun? Ey teröristler, işte sizi o petrol kuyularına gömeceğiz. Cizre’ye 20 kilometre aralıktaki bu petrol rezervi çok yüksek kaliteye sahip. Yerin 2 bin 600 metre derinliğinde bulduğumuz petrolü bölgede açacağımız 100 kuyu ile 100 bin varillik üretim kapasitesine çıkartabileceğiz. Birinci kuyudan aldığımız petrolü şimdiden işlenmek üzere rafinerilere sevk etmeye başladık. Günlük tüketimimizin onda birini tek başına karşılayacak bu petrol rezervinin ülkemizin ve milletimizin hayrına olacağından kuşku var mı? Yok. Birebir bölgeden yeni muştular de bekliyoruz. Gabar’daki kuyumuza bölücü örgütün alçakça katlettiği şehit öğretmenimiz Aybüke Yalçın’ın ismini verdik. Uygun mi? Allah rahmet eylesin. Yeri cennet olsun. Rabbim sevgili habibine komşu eylesin. Birebir bölge daha evvel keşfettiğimiz, günde 9 bin varil petrol üreten öteki kuyumuza da patlayıcı uzmanı astsubayımız Şehit Esma Çevik’in ismini vermiştik. Yeni alanımız şehit Aybüke Yalçın bir kuyumuzun olduğu alan inşallah ülkemizin tamamında üretilenden daha fazla petrolü tek başına sağlayacak. Böylelikle şimdilik günlük 180 bin varil petrol üretimiyle ülkemizin enerji bağımsızlığı yolunda yeni bir adım atmış oluyoruz. Bakınız artık rezervlerimizin toplam pahasını bile konuşmuyoruz. Yoksa Gabar’daki yeni keşfimizin bedeli on milyarlarca doları buluyor. Karadeniz gazımızın bedeli yüzlerce milyar dolarla söz ediliyor. Biz kaynağı bay bay Kemal ne diyor. Londra’daki tefecilerden 300 milyar getirecekmiş. Bay bay Kemal, ben ne diyorum, sen ne diyorsun. Tefecilerden 300 milyar dolar getirecekmiş. Bay bay Kemal, bak para bu işte bu. Sakarya doğal gazı, Gabar işte para bu. Artık bununla birlikte biz emin adımlarla yola devam ediyoruz, devam edeceğiz. Biz kaynağı tefecilerde aramıyoruz. Ülkemizin kendi kıymetinde arıyoruz. Kendi topraklarımızda arıyoruz. Kendi zenginliklerimizle arıyoruz. Tek sıkıntımız yaptığımız keşiflerin ve yatırımların ülkemizin güç bağımsızlığına katkısını en üst seviyeye çıkarmak. Zira tıpkı savunma sanayi üzere güç bağımsızlığı da ülkelerin ve milletlerin gerçek özgürlüğünün vazgeçilmez koşuludur. Bunun için keşfettiğimiz. Her güç kaynağıyla ne kadar iftihar etsek yeridir.”

Hasan DÖNMEZ- Salih BÜYÜKSAMANCI- Atilla ATMACA/ KONYA,