Enuygun, kentlerin ramazan ayı geleneklerini derledi

Enuygun.com, Türkiye genelindeki kentlerin ramazan ayı geleneklerini derledi.

Enuygun açıklamasına nazaran, kentlerin ramazan ayı adetleri ortasında Samsun Bafra’daki “Sele Sepet” geleneği bulunuyor.

Ramazan ayında Bafra’da çocuklar heyecanla “Sele Sepet” akşamını bekliyor. Ramazan ayının 14. gününde iftar sonrasında çocuklar daima birlikte ellerinde fener, yanlarında büyükleriyle sokakları gezmeye başlıyor. Daima bir ağızdan “sele sepet top kandil, aç kapıyı ben geldim. Ayda yılda bir sefer, kapınıza ben geldim” manisini söylüyor ve harçlık topluyor.

Bu ayın gelenekleri ortasında Doğu Karadeniz’deki dayanışma kültürü de yer alıyor. Ramazan sofraları için hazırlık yapan bayanlar 10 gün öncesinde erişte, silor ve yufka açmaya başlayıp daha sonra birbirlerinin kapılarına bırakıyor. Gümüşhane, Rize ve Artvin’deki bu gelenek ramazanda bir arada üretip birlikte paylaşmanın hoş bir örneği olarak öne çıkıyor.

Bursa’da Hacivat ve Karagöz eğlencesi

Ramazan ayı denilince akla gelen kültürel ögelerden Karagöz ve Hacivat oyunu, doğduğu kent Bursa’da hala halk hayatının en renkli cümbüşleri ortasında yer alıyor.

Konya’daki bir ramazan geleneği çocukların gönlünü kırmadan oruç tutma isteklerini yerine getirebilmelerini sağlıyor. Çocukların akşama kadar oruç tutmaları, yaşları münasebetiyle uygun olmadığı için öğlen saatlerinde onlara bir yemek veriliyor ve buna “oruca direk vurma” deniliyor.

Ramazanda çocuklar için bir hoş gelenek de Erzurum’da yaşatılıyor. Oruç tutan çocuklar dedelerinin sırtında mahalle çeşidine çıkarılıyor.

Siirt’teki en kıymetli gelenek ramazandan evvelki günü kapsıyor. Bu kentte ramazan ayından bir gün evvel kentte yaşayanlar vefat etmiş yakınlarını ziyaret edip sonrasında akşam namazına gerçek her mahallede uygun bir yerde ateş yakıyor. “Melede ateşi” ismi verilen bu ateşin etrafında çocuklar ve gençler toplanıp sohbet ediyor. Bu uygulamayla çocuklara ve gençlere ramazan ayını sevdirmek amaçlanıyor.