Dursun Özbek: “Şampiyonlukla ilgili tereddütümüz yok” -1-

– Dursun Özbek: “Şampiyonlukla ilgili tereddütümüz yok”

İSTANBUL – Galatasaray Kulübü Lideri Dursun Özbek, şampiyonluk yolunda rastgele bir tereddütlerinin olmadığını ve bu odakla çalışmaya devam edeceklerini söyledi.

Galatasaray Kulübü Lideri Dursun Özbek, bir kozmetik firması tarafından gerçekleşen söyleşide sarı-kırmızılı topluluğun gündemine ait açıklamalarda bulundu. Galatasaray’ın emek verilmesi gereken, üzerinden hassasiyetle durulması gereken pozisyonda olduğunu lisana getiren Özbek, “Dolasıyla liderin sabah iş yerinde olması gerek. Liderin da her şeyden haberdar olması gerek olduğunu düşünüyorum. Daha evvelki başkanlık dönemimde de böyleydi. Merhum Duygun ağabey periyodunda de lider yardımcısıydım. O vakit da böyleydi. Şu anda da bu türlü. Bundan ötürü ziyadesiyle mutluyum. Mesaimi alıyor olarak bakmıyorum. Galatasaray’a hizmet etmek için geldik. Bu hizmeti de layıkıyla yapmak zorundayız. Onun için geçen geç vakitlere kadar Galatasaray’a mesaimizi veriyoruz. Galatasaray’ı âlâ günlere taşımaya çalışıyoruz” sözlerini kullandı.

“Tamamen şampiyonluk odaklı çalışıyoruz”

Şampiyonlukla ilgili tereddütlerinin olmadığına dikkat çeken Lider Özbek, “Tamamen şampiyonluk odaklı çalışıyoruz. Bu tip Pazar akşamı üzere yol kazaları olabilir. Bu sporun içerisinde var. Birinci kez da olmuyor. Dolasıyla çok yeterli bir takımımız var. Güzel bir teknik takımımız var. Çok kuvvetli bir idare takımımız var. Dolasıyla biz olağan bir biçimde öteki gruplara karşı da kaybettik. Hiç etkilenmiyoruz. Okan hocanın da dediği üzere şampiyonluğun en kuvvetli adayı tekrar Galatasaray’dır. Puan sıralamasına baktığınız vakit bunun bu biçimde olduğu net olarak gözükmekte” cümlelerine yer verdi.

“Gomis bizim sembol oyuncumuz”

Alanyaspor maçında oyuna alınmamasından ötürü gelecek karşılaşmalarda forma giymek istemeyen lakin sonrasında özür dilemesiyle affedilen Bafetimbi Gomis’in durumuna da ait Özbek, “Herkesin Galatasaray ile uğraştığı bir devirdeyiz. Bizim uğraş ettiğimiz rakiplerimiz şu anda bir koalisyon halinde hepsi üstten aşağıya Galatasaray’ı yıpratmak ve çelme takmak için uğraş veriyorlar. Olağan ailelerimiz içinde de çoluğumuz, çocuğumuz var, bazen sorun yaşıyoruz. Bunlar aile içi sorunları. Gomis’in bir maçta sakatlığı vardı, çıkmadı. Çabucak olayı köpürttüler. Basın da buna takviye verdi. Aile içerisinde olabilecek olağan olayların dışında bir şey yok. Bugün Gomis tekrar bizim sembol bir oyuncumuz. Galatasaray’ın aslanıdır Gomis. Motamot o denli de kalacaktır. Gomis’le bizim niyetlerimiz, uzun vadede Galatasaray’a nasıl hizmet eder, halinde. Biz bunun bir sorun ya da sorun olarak yansımasından da şikayetçiyiz. Ezalar olabilir. Bazen kızabilir, sinirlenebilirsin. Aile olmanın özeliklerinden, bunun en kısa müddette tahlile ulaştırılmasını gerektirir. Bizde onu yaptık, Gomis’le birlikte” biçiminde konuştu.

TFF’ye olan ziyareti hakkında

Geçtiğimiz günlerde Türkiye Futbol Federasyonu’na yaptığı ziyarete de açıklık getiren Dursun Özbek, “Kulüpler olarak bizim aşikâr organlarımız var. Bunun doruktaki şemsiye olarak Türkiye Futbol Federasyonudur. Onun altında olarak da liglerimiz var. Ayrıyeten da Muhteşem Lig kulüpleri liderleri tarafından oluşturulmuş Kulüpler Birliği Vakfı var. Bu vakıf olarak, vakit zaman kulüplerin liderleri olarak bir ortaya geliyor ve Muhteşem lig de oluşmuş meseleleri tartışma fırsatımız oluyor. Ayrıyeten da Kulüpler Birliği Vakfı da TFF ile istişare halinde problemleri oraya iletiyor. Bir arada tahlil arayışı içerisindeyiz. Son derece hoş bir diyalog var. Artık rekabetin saha içerisinde kalması için, sonuç de biz sportif bir faaliyette bulunuyoruz. Çok büyük bir ekonomiyi tabir eden futbolun, Türkiye’de sevilmesi, büyümesi, gelişmesi için bütün kulüpler gayret sarf ediyor. Problemlerimizin ortak olduğunu düşünüyorum. Galatasaray’ın meselesiyle Fenerbahçe’nin, Beşiktaş’ın Trabzon’un, Sivasspor, öteki grupların farkı yok. Sorun birebir. Ben diyorum ki bir sorun varsa, Muhteşem ligle ilgili, hakemlerle ilgili bir sorun varsa aslında bu ortak bir sorun. Biz Kulüpler Birliği’nde bir ortaya geliyoruz. Federasyonu vakit zaman davet ediyoruz, onlar geliyor. Vakit zaman onlar davet ediyor, biz oraya gidiyoruz ve problemlerimizi bu topluluk içerisinde çözmeye çalışıyoruz. Federasyonla bağın bu düzeyde olması lazım. Ne vakit siz münferiden gitmeye başlarsanız o vakit bunun yorumu farklılaşıyor. Artık Ali Beyefendi (Koç) gitti, gerisinden ben gittim. Sonrasında farklı biri gidecek. O vakit işin tahlil üreme kısmında sorun ortaya çıkıyor. Bir de bu daima olursa, yani bu hafta gittiniz, 15 gün sonra bir daha gittiniz, 20 gün sonra bir daha gittiniz. Bunun bu türlü çok sık tekrarlanması izahta zahmet getiriyor. Benim federasyona gitmemde ki sebep, federasyon liderine; ‘Nedir, ne konuşuluyor’ diye sordum. Futbolun sorunları varsa bu bir ekibe ilişkin değil. Bütün kadroların sorunları var. Ortak bir toplantı da konuşulması gerekirken, neyi çözmeye çalışırız. Kendisine yalnızca bunu sormak için gittim” değerlendirmesinde bulundu.

“Şampiyonluk sorunu Fenerbahçe maçına kadar çözülmüş olacak”

Şampiyonluğun Fenerbahçe ile oynayacakları maça kadar belirleneceğini düşündüğünü kelamlarına ekleyen sarı-kırmızılıların lideri, “Biz Fenerbahçe – Galatasaray derbisine büyük bir değer addetmiyoruz. Sıradan, olağan bir lig maçlarından bir adedini oynayacağız. Benim kanaatim şampiyonluk sorunu o maça kadar çözülmüş olacak. Fazlada germeye gerek yok ortamı. Zira Türkiye zati gergin bir durumdan geçiyor şu anda. Bizim bütün uğraşımız bu gerginliği artırmamak. Bu gerginlikten Türk toplumunu kutuplaştırmamak. Bizim en büyük taleplerimizden bir tanesi bu. Ben dikkat ediyorum. Geçen hafta Beşiktaş maçındaydım. Ondan önce Fenerbahçe maçına Kadıköy’e gittim. Davranış ve tavır biçimimizle biz herkesle uygun geçinmeye, herkesle barışık olmayı hedefliyoruz. Esasen Galatasaray’daki bu yılki idarenin mottası bir barış iklimi içerisinde olmak. Bu yalnızca Galatasaray için değil, Galatasaray dışında da bu barış ikliminin yaşaması için. Sporun birleştirici özelliğin de bu da var. Dolasıyla gerginliğin hiçbir tarafa yarar getireceğini düşünmüyorum. Onun için bunun bu halde gündeme getirmek çözülmesi çok güç, istenmeyen olaylara sebebiyet veriyor. Biz onlara gittik oynadık o vakit hiçbir şey olmadıysa, onlarda bize gelecek bizde alanımızda oynayacağız. Bunu bu halde algılamak lazım” dedi.

“Galatasaray, finansal durumunu düzeltmek için rol model haline gelmiştir”

Galatasaray’ın finansal durumunu güzelleştirmek için ağır mesai harcadıklarına da vurgu yapan Dursun Özbek, “Ben Galatasaray’da bir devir Duygun ağabey periyodunda lider yardımcılığı yaptım. 2.5 sene Galatasaray başkanlığı yaptım. Ondan sonra bir orta verildi ve tekrar Galatasaray lideriyim. Zafer Beyefendi gündeme getirdi, sabah 9’da gidiyorum lider orada, akşam 6’da gidiyorum lider orada dedi. Ona bağlı olarak izah edeyim. Galatasaray emek verilmesi gereken bir kulüp. Bu sene iş hayatımın 50. yılını geçiriyorum. 50 yıldan beri kendi işimi yapıyorum, kendi ticaretime bakıyorum. Galatasaray’a verdiğim emek düzeyinde, bu kadar fedakarlık, bu kadar öz datayı kendi işimde vermiyorum. Verseydim daha büyük servetlere sahip olabilirdim. Lakin Galatasaray’ın buna muhtaçlığı olduğunu düşünüyorum ve idare heyeti arkadaşlarıma da tıpkı şeyi söylüyorum. İdare heyetim da o denli, sabahı akşamı ve gündüzü yok. Herkes işin gereğini yapmak için orada. Galatasaray’ın da şu an buna gereksinimi var. Bilhassa finansal yapısı itibariyle, finansal yapısını düzeltmek için bu türlü bir mesaiye Galatasaray’ın gereksinimi var ve arkadaşlarımla bir arada bu mesaiyi veriyoruz. Tünelin uçunda ışığı gördük, kısa müddette de bu sorunları çözmüş olacağız. Ben söylemiyorum, bizim birlikte çalıştığımız finansal kurumlar ve bankalar söylüyor. Bugün Galatasaray, finansal durumunu düzeltmek için rol model haline gelmiştir. Zira bütün kulüpler, bankalarla oluşturan konsorsiyum içinde yapılandırmaya gitmiştir. Yapılandırmadan ötürü bütün kulüplerin röntgeni konsorsiyum masasında var. Onların söylediği en yeterli durumda Galatasaray, bugün itibariyle ürettiği projeler çerçevesinde çözecek diye onlar söylüyorlar. Onun için biz Galatasaray idaresi olarak iki şeye odaklandık. Birincisi topluluk içindeki barışı tesis etmek. Bunda da başarılı olduk. Başarılı olduğumuz biz geldiğimiz günden beri genel şuraya gittik. Genel heyetten yetki istedik, büyük bir teveccüh gördük. Yaptığımız faaliyetlerden ibra istedik. Oy birliğiyle ibra olduk. Yani bu barış ikliminin Galatasaray’a hakim olması, bizim projelerin nihayete ermesine büyük dayanak verecek. Ben ve arkadaşlarım kendi işlerinde vermedikleri kadar büyük mesaileri Galatasaray için harcıyorlar” diye konuştu.

“Şampiyon aşikâr, ikinci ve üçüncü kim olacak tartışması var”

Ligde kalan 5 maçı da kazanıp şampiyon olacaklarını savunan Lider Özbek, “Şimdi maçlarda Galatasaray taraftarı öbür bir şey. Yani son devirdeki maçlarda 50 bin şahsa oynuyoruz. Bu türlü bir takviye, özverili taraftar öteki bir kulüpte olduğunu zannetmiyorum. Onun için buradan b güne kadar bize verdiklerini takviyeden ötürü ve bundan sonrası için verecekleri takviyeden ötürü taraftarıma büyük bir teşekkür gönderiyorum. Esasen ne vakit sportmeni, taraftarı, idaresi el ele verdiği vakit Galatasaray’da muvaffakiyet kaçınılmaz. Bizim amacımız, 5 maçımız var. Son maç Hatayspor’a oynanamayacak. Şu anki odaklandığımız nokta, 5 maçın 5’ini de almak. Galatasaray’ın deplasman karnesi güzeldir. Baktığınız vakit, deplasmanda aldığı puanların ortalaması ligin en üst düzeyindedir. Onun için bizim deplasmanda ya da iç saha üzere bir ayrımımız yok. 5 maç oynayacağız. 5’ini de kazanıp lig sonunda şampiyonluğa ulaşacak grup Galatasaray’dır. Şampiyon muhakkak, ikinci ve üçüncü kim olacak, o denli bir tartışma var. Biraz o alevlendi” halinde konuştu.

“Geçen yılki maaşlarla tıpkı maaşları ödüyoruz”

Rakiplerin gündeminin daima Galatasaray olduğunu belirten Özbek, “2015’te Galatasaray lideri oldum. 3 tane transfer devri yaşadık. Şu kadarını söyleyeyim size, bunları yaşamış ve bu periyotta de başkanlık yapmış birisi olarak en kabul edilebilir transfer yaptığı dönem bu dönemdi. Hem maaşları itibariyle, geçen yılki maaşlarla tıpkı maaşları ödüyoruz. Yaklaşık 30-32 milyon Euro çerçevesinde. Buraya 90 milyon Euro’lardan geldik. 90-94 milyon, 60-65 milyon maaşlarımız vardı. Şu an 30 milyon düzeyinde maaş ödüyoruz. En makul düzeyde şu an. Transfere baktığınız vakit evet, bonservis bedelleri ödedik. Oyuncu sattık, oyuncu aldık. Asılda çizgiye çektiğiniz vakit altına bu grubun maliyeti 20 milyon Euro, satmış ve almış olarak. 2017 periyoduna bakarsanız, ben liderdim o vakit. Transferleri yaptım. Benim yaptığım transferlerin 1 katına transfer yaptığım oyuncuları Merhum Mustafa Lider devrinde sattılar. N’diaye, Gomis, Rodrigues, Fernando hepsi satıldı. Dolasıyla yaptığımız transferlerin nasıl transferler olduğuna bağlı olarak konuşuyorum. Bugün bizim yaptığımız transferlerin hepsinin Avrupa düzeyinde talebi var. Galatasaray’ın bu işlerden ziyan etmesi mümkün değil” dedi.