Diyarbakır’daki terör operasyonunda gözaltına alınan 128 şüphelinin emniyetteki süreçleri sürüyor

Diyarbakır merkezli 21 vilayette terör örgütü PKK/KCK’ya yönelik operasyonda gözaltına alınan 128 zanlının emniyetteki süreçleri sürüyor.

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan şüpheliler ortasında 2017’den bu yana gerçekleştirilen 60’a yakın sokak hareketinin planlayıcıları, örgüte finans sağlayanlar, örgütün medya yapılanmasında yer alan bireyler, örgüte müzahir medya aracılığıyla propaganda yapanlar, birtakım avukatlar ve dernek yöneticileri ile dağa kaçırılan çocukları için HDP vilayet binası önünde oturma aksiyonu yapan Diyarbakır annelerinden 4’ünün evladını dağa götürdüğü tespit edilenler de bulunuyor.

Soruşturma kapsamında tabirine başvurulan şahit Ü.A, 2018-2022 yılları ortasında terör örgütünün “gençlik yapılanması”nda yer aldığını belirtti.

Bu süreçte terör operasyonlarında gözaltına alınan şüpheliler için birtakım avukatların terör örgütü PKK’nın talimatı doğrultusunda hareket ettiklerini ileri süren Ü.A, şu tezlerde bulundu:

“Bu şahıslara örgüt talimatları gereği ne formda söz vermeleri bildirilir, aktif pişmanlıktan yararlanacak bireylere mani olurlar. Bu müddette tekraren gözaltına alınmıştım ve örgüt tarafından dış uyumda vazifeli avukatlar benim gözaltı sürecimde yanıma gelerek, dış uyumdan geldiklerini ve fiyatsız bir biçimde bana yardımcı olacaklarını, sözümde örgütte bulunan şahısları deşifre etmeden tabir vermem gerektiğini söylemişlerdi.”

Örgütün talimatıyla hareket ettiklerini öne sürdüğü kimi avukatların polisin yaptığı operasyonlarda evrakta firari pozisyonda bulunan şahıslara el altından bilgi verdiğini sav eden Ü.A, bu şahısların yakalanıp tutuklanmak yerine örgütün “kırsal yapılanması”na iştiraklerinin teşvik edildiğini belirtti.

Ü.A, tabirinde şunları öne sürdü:

“Avukatlar, faaliyetleri için örgütteki pozisyonuna nazaran 250-400 bin lira ortasında fiyat alırlar. Bu paralar birtakım dernekler tarafından hem Avrupa üzerinden hem de dış uyumda faaliyet yürüten şahısların yaptıkları maliye çalışmalarıyla toplanarak dış uyum sözcüsüne aktarılır. Bu sözcüler ise gelen paraları elden nakit olarak avukatlara dağıtırlar. Paraların avukatların hesaplarına havale yoluyla atılmamasının sebebi, avukatları deşifre etmemek ve hesap hareketlerinden tespit edilmemesi içindir.”