Depremzedeler karaya vuran balıkların yaşaması için seferber oldu

MÜZAHİM ZAHİD TÜZÜN/MURAT ASİL – Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat’taki zelzelelerin etkilediği Malatya’nın Akçadağ ilçesindeki depremzedeler, ağır yağışlarda taşan göletten sürüklenen balıkların yaşaması için çaba verdi.

“Asrın felaketi” olarak nitelendirilen sarsıntılarda büyük yıkım yaşayan kentte son günlerdeki sağanaklar da hayatı olumsuz etkiliyor.

Akçadağ ilçesine bağlı Aktepe Mahallesi’ndeki gölet, sağanak nedeniyle taştı. Bölgedeki depremzedeler, karaya vuran balıkları yaşatabilmek için gayret etti.

Depremzedeler, kovalarıyla topladıkları balıkları yine suyla buluşturdu.

Depremlerde meskeni ağır hasar alan ve çadırda ömrünü sürdüren mahalle sakinlerinden Fuat İmer, AA muhabirine, balıkların karaya vurduğunu gördüklerinde komşularıyla seferber olduklarını anlattı.

Depremlerden ve son periyottaki yağışlardan olumsuz etkilendiklerini söz eden İmer, şöyle konuştu:

“Belediyenin yapmış olduğu gölet burası. Dün geceden beri sağanak yağışla bir arada göl doldu ve taşkın oldu. Balıklar da o taşkının süratiyle bir arada aşağı bahçelere kadar sürüklendi. Birinci amcam fark etmiş, biz de sonradan görünce yardım ettik. Bayağı da telef olmuştu. Kurtarabildiklerimizi getirdik göle attık. Etrafımızdaki canlıları korumak temel bizim için. Onun için yapıyoruz bunları. Öteki canlılara yararımızın olması bizim için hem moral hem motivasyon oluyor. Elimizden geldiğince balıkları kurtarmaya çalışıyoruz. Sarsıntıdan hem biz etkilendik beşerler olarak hem de öbür canlılar etkilendi. Canlıları da balıkları da kurtarmaya çalışıyoruz. Yararımız oluyorsa ne hoş bize ne memnun.”

Ağır hasarlı konutlarından eşya taşırken balıkların yardımına koştular

Alkan İmer de sıkıntı günler geçirdiklerini meskenlerinin ağır hasarlı olduğunu lisana getirdi.

Evlerindeki eşyaları taşırken durumdan haberdar olduklarını anlatan İmer, yalnızca insanın değil her canlının kıymetli olduğunu söyledi.

Balıkların durumunu görünce yetkililerin gelmesinin vakit alacağını düşünerek harekete geçtiklerini tabir eden İmer, şunları anlattı:

“Balıkları vefattan kurtarmak istedik. Akıntı balıkları almış götürmüş. Biz burada o kadar balık olacağını bile düşünmüyorduk. Görünce şaşırdık. Komşular falan bir ortaya geldik. Sağ olsunlar yoldan geçenler de gittiler bir yerlerden kovalar alıp geldiler. Elimizle tek tek balıkları toplayıp kovalara doldurduk ve gölete bıraktık. Meskenin içerisindeki eşyalarımızı taşıyorduk lakin yani burada da bir can var. Bu insan, hayvan ne olursa olsun can, candır. Onun için eşyalarımızı bırakıp bu hayvanlara koştuk.”