CHP’li üyeler, TBMM Amasra Maden Kazası Araştırma Komitesinin raporunu eleştirdi

TBMM Amasra Maden Kazası Araştırma Komitesinin CHP’li üyeleri, komite raporunun yetersiz ve eksik olduğunu savundu.

Amasra’daki maden kazasının tüm taraflarıyla araştırılarak misal kazaların önlenmesine yönelik önlemlerin belirlenmesi gayesiyle kurulan TBMM Araştırma Komitesinin CHP’li üyeleri Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu, Zonguldak Milletvekilleri Ünal Demirtaş ve Deniz Yavuzyılmaz, İzmir Milletvekili Kani Beko ve Antalya Milletvekili Aydın Özer, Meclis’te basın toplantısı düzenledi.

Bankoğlu, kurulun 4 aylık çalışma sonucunda hazırlanan raporunda, facianın asıl nedenlerine ait birçok noktaya hiç değinilmediğini ya da birçok hususun yalnızca birer cümleyle geçiştirildiğini ileri sürdü.

Bankoğlu, “Bu taslak rapor eksiktir, facianın gerçekleşme nedenlerinin de adeta üstünü örter vaziyettedir. Biz Meclis kürsüsünden, Amasra’da yitirdiğimiz madencilerimizi unutmayacağımızı tekraren söylemiş, faciada sorumluluğu bulunanların her biri tek tek yargılanana kadar da uğraşımızın devam edeceğine kelam vermiştik. CHP’li milletvekili olarak bu sözümüzün gerisindeyiz.” diye konuştu.

Meclis Başkanlığına sunulan Kurul raporu için çok ayrıntılı bir muhalefet şerhi yaptıklarını vurgulayan Bankoğlu, şunları kaydetti:

“Bu üzere faciaların bir kere daha yaşanmaması için 66 teklif sıraladık. Yapılacak hiçbir çalışmanın 42 madencimizi geri getirmeyeceğini biliyoruz ancak siyasi iktidar sorumsuzluklarının bedelini insanlara canlarıyla ödetirken, cürmünü örtbas ederken, biz buna sessiz kalamazdık. Amasra’daki patlama yazgı değil, şuurlu yapılan yanlışların acı bir sonucu olarak karşımıza çıkmıştır. Bunların hesabı da hem isimli olarak hem de siyasi olarak sorulmalıdır ve sorulacaktır. CHP olarak bizler sorumluluğumuzun ve misyonumuzun şuurundayız. Amasra’nın siyasi hesabını hükümetten soracağımızdan, yitirdiğimiz madencilerimizi unutmayacağımızdan halkımız ve maden şehitlerimizin aileleri emin olsunlar.”

İzmir Milletvekili Kani Beko da Türkiye’nin Milletlerarası Çalışma Örgütünün (İLO) mukavelelerine uymadığı için bu tıp kazaların daima yaşandığını savunarak, “İş sıhhati ve güvenliği uzmanları yıllarca patronların ve siyasi iktidarın kontrolü altında misyon yaptılar ve maalesef iş cinayetlerinin kimilerine neden oldular. İş sıhhati ve güvenliği uzmanları kesinlikle bağımsız biçimde vazife yapmalıdır.” dedi.

Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz ise Kurul raporundaki kaza senaryosunun eksik, kusurlu ve bilime muhalif olduğunu öne sürerek, kazanın sorumluluğunun madende patlatma yapan barutçunun üzerine atılmak istendiğini lakin faciada zincirleme ihmaller olduğunu söyledi.

Maden ocağında patlama meydana gelen bölgedeki metan düzeyini ölçen sensörün ilişkisinin yanlış yapıldığını ispatladıklarını lakin kelam konusu evrakın üzerinde kazadan sonra değişiklik yapıldığını argüman eden Yavuzyılmaz, bahisle ilgili cürüm duyurusunda bulunacaklarını bildirdi.

Antalya Milletvekili Aydın Özer de Kurul başkanlığını yapan AK Parti Kayseri Milletvekili Taner Yıldız’ın, geçmişteki 6 büyük maden kazasının yaşandığı devirde Güç ve Doğal Kaynaklar Bakanı olarak misyon yaptığını anımsatarak, “Böyle bir siyasi sorumluluğu almamış bir bakanın gelip de Komite Lideri olması, bu işi sorumluya teslim etmek demektir. Biz buradan ‘hiç kimseden bir şey sormayacağız’ bildirisini alıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş ise kazanın gerçek sorumlularının yargı önünde hesap vermediği sürece bu çeşit faciaların yaşanmaya devam edeceğini belirterek, “14 Mayıs’ta iktidar değişimi yaşanacak. Yargı, tarafsız ve bağımsız olduktan sonra Amasra faciasındaki yargı süreci de olması gerektiği üzere ilerleyecek.” sözlerini kullandı.