CHP mitinginde yurttaşların fiyat artışı ve işsizlik şikayetleri
Haber: TAMER ARDA ERŞİN – Kamera: AZİZ METİN TURAN
Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Sinop’un Boyabat ilçesindeki mitingine katılan bir genç, torpile reaksiyon göstererek, “Başkasına dayı diyerek belediyelere yerleşen insanların bizim kul hakkımıza girdiğini düşünüyorum. Annenin erkek kardeşine dayı denir. Diğerine torpil için dayı denmeyeceğini düşünüyorum” dedi. Atanamayacağını bilmesine karşın psikoloji okumak istediğini söyleyen diğer bir genç ise “Ne hayal kurarsam o gerçekleşemeyecek, buna emimin. Aslında devlette çalışmayı ve yüksek lisans yapmayı çok istiyorum” diye konuştu.
CHP Önderi Kemal Kılıçdaroğlu, yurttaşlara seslenmek için bugün Boyabat’a geldi. Kılıçdaroğlu’nun mitingine katılan yurttaşlar, ANKA Haber Ajansı’na konuştu. Kılıçdaroğlu için “Allah’ın müsaadesi ile bu sene kazanacak” diyen bir genç, şunları söyledi:
“Ben, geleceğimi çok düzgün düşünüyorum. Her şey için. Recep Tayyip Erdoğan başımızdan gitsin, yerine Kılıçdaroğlu gelecek. En âlâ adam orada, bak bize bakıyor. 5 liraya aldığım kalem 100 lira olmuş. Ben, bir öğrenci olarak nasıl alayım? En makûs bir defter 40 lira. Bir çikolata olmuş 15-20 lira. Simit 75 kuruştu, artık olmuş 7-8 lira. Artık nasıl alalım bu simit ve meyve suyunu? Günlük harçlığımız 30 lira. Evvelden aldığımız 2 liraydı, 1 liraydı. Artık 20 lira, 50 lira oldu.”
“ALAMIYORUZ Kİ”
Ayrımcılığın bitmesini ve fiyatların düşmesini isteyen yurttaş da şöyle konuştu:
“Evimize et ve süt girsin. Karnımız doysun. Çok sıkıntı geçiniyoruz. Enflasyon çok yüksek. Düşünüyoruz pazardan ‘ne alalım, ne almayalım’ diye. Pirinç fiyatları 5 liraydı, artık 50 lira oldu. Alamıyoruz ki. Bir kilo alsan bir kez pişiriyorsun, öteki pişiremiyorsun. Onun yerine kırık alıp yiyoruz. Kırık da kıymetli. Pirincin eziyeti çok lakin fiyatı da çok yüksek. Gübre, ilaç, mazot çok kıymetli. Bu yüzden her şeye de artırım geliyor. Biz, çok güç geçiniyoruz. Hele emekliler, daha zoruz. Aldığımız maaşlar yetmiyor. Pazara gitsek mi, gitmesek mi, düşünüyoruz. Aç da durulmuyor. Mecburen gitmek zorundasın. Evvel marketleri, sonra pazarı geziyoruz, neresi uygunsa oradan alıp geliyoruz. Paramızın yettiği kadar. Yetmediğini haftaya bırakıyoruz.”
“2 OĞLUM İŞSİZ”
Kılıçdaroğlu’nu dürüst olduğu için desteklediğini söyleyen emekli yurttaş da oğulları ve kendisinin işsiz olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Benim iki oğlum var. 10 kez İŞKUR’a yazıldı. Bir defa, bana da onlara da çıkmadı. Neden? Kendi adamlarını alıyorlar. Belediyede olsun, neresi olursa olsun. Tayyip Erdoğan’ın kendisi de o denli. Daima kendi adamlarını koydu. Bize yok. Bak, iki çocuk işsiz. Biri 30, biri de 25 yaşında. Meskenim, otomobilim yok. Bir tek eşimin maaşı var. Onla da aldığım para neye yetecek?
“ORMAN İŞİNE GİDİYORDUM”
4-5 yıldır ormana işe gidiyordum. Hastalandım, kalpten anjiyo oldum. Oraya da gidemiyorum artık. Üzülüyorum, hudut hastası oldum. Kalp, tansiyon hastası oldum. Üzülmez misin sen? Hiçbir yerden yardım yok. İki çocuğum askere gitti. Kaymakamlığa gittim, dedim; ‘Benim iki çocuğum askerde. Benim hiçbir şeyim yok. Bir tek eşimin maaşı var’. ‘Senin eşin emekli’ dediler. Meskenim yok, otomobilim yok. ‘Yardım edin, çocuklar para istiyor’ dedim. Vermediler. Şikayetçi oldum. Ondan sonra 500 lira bankaya para yatırdılar.”
“MAZOT BORÇ, GEÇİM BORÇ. EKEMİYORUZ”
Köylü yurttaş da maliyetler nedeniyle ziyan ettiklerini ve kendi ürettikleri eserleri kendilerinin bile alamadığını söyleyerek şunları anlattı:
“Mazot borç, geçim borç. Ekemiyoruz. Yok. İneklerimizi sattık. Yok. Geçinemiyoruz. Kılıçdaroğlu’ndan medet umuyoruz. Saman, yem para. Güç yetmiyor. İnşallah Kılıçdaroğlu gelir de devam ederiz yola.”
İstanbul’dan Boyabat’a taşınmak zorunda kaldığını söyleyen emekli yurttaş da “İstanbul’dan geldim. Geçinemedim. Maaşımız az. Taban fiyat dahi alamıyoruz. Burada da birebir. Geçinemiyoruz. Hayat değerli, her yerde değerli. Etin kilosu 350 lira oldu. Alamıyoruz. Tavuk yiyemiyoruz. Tavuk da öyle” dedi.
“BEYLERİMİZLE ARBEDE EDİYORUZ”
Mitinge torunu ile gelen ve bayramda torununa kâfi harçlık veremediğini belirten yurttaş, “Pahalılıktan hiçbir yere yaklaşamıyoruz. Emekli maaşımız yetmiyor. Torunum. 50’şer lira harçlık verdik bayramda. Dört tane torun. Emekli maaşı. Nedir bu pahalılık? Bir yere giremiyoruz, bir şey alamıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız duysun. Yetti artık. 23 yıl kâfi. Yenisi gelsin. Sayın Cumhurbaşkanımızın sayesinde bitti yani. Nedir bu? Arbede ediyoruz beylerimizle, ‘Para veremiyorsun’ diye. Emekli maaşı neye yeter” diye konuştu.
“ANNENİN ERKEK KARDEŞİNE DAYI DENİR”
Torpile karşı döviz taşıyan genç de insanların artık dayı aramaması gerektiğini lisana getirerek şunları söyledi:
“Başkasına dayı diyerek belediyelere yerleşen insanların bizim kul hakkımıza girdiğini düşünüyorum. Annenin erkek kardeşine dayı denir. Diğerine torpil için dayı denmeyeceğini düşünüyorum. İnşallah bu tertip ve vakit değişir. 22 yaşındayım. Bir 22 sene daha yaşar mıyım bilmiyorum ancak. Doğdum doğalı bu iktidar idaresinden şad değilim.”
“EVLİLİK HAYALİ KURAMIYORUM”
Başka bir genç, “Çocukların gönül rahatlığı ile yaşayamadığı bir dünyada yaşıyoruz. Artık bu tertipten kurtulmak istiyoruz. Hak, hukuk ve eşitlik istiyoruz. Evli değilim ve evlilik hayali kuramıyorum. İstanbul’da esnaftım, dükkanım battı, buraya geldim. Memlekete, annemin yanına yerleştim. Annemin yanında, koyun aldım ve koyunculuk yapıyoruz. Fakat malum; yem, saman, mazot. Her şey değerli olduğu için. İnşallah bu tertip değişecek” diye konuştu.
“HAYAL KURSAM DA GERÇEKLEŞMEYECEK, EMİNİM”
Atanamayacağını bildiği halde psikoloji okumak istediğini söyleyen genç de geleceğini göremediğini belirterek “Hiçbir halde göremiyorum. Bilhassa baştaki devam ederse hiçbir biçimde göremiyorum. Şu anda yapacak hiçbir şey yok. Ne hayal kurarsam o gerçekleşemeyecek, buna emimin. Aslında devlette çalışmayı ve yüksek lisans yapmayı çok istiyorum. İnşallah nasip olursa. Aslında ailemin büyük çoğunluğu yurt dışında. Şayet kazanırsa VIP’ten yol gözüküyor bana” dedi.