BM Güvenlik Kurulu’nda İsrail-Filistin sorunu görüşüldü
BİRLEŞMİŞ Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Kurulu’nda düzenlenen İsrail-Filistin sorunu bahisli Orta Doğu oturumunda İsrail’in siyasetleri eleştirilirken, ülkenin daimi temsilcisi toplantıyı terk etti.
Burada konuşan BM Orta Doğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Tor Wennesland, bölgede gerginliğin arttığına dikkati çekerek, “Mevcut durum sürdürülemez lakin kaçınılmaz da değil. Bölgedeki taraflar ve milletlerarası toplum, çatışmaya neden olan temel siyasi, güvenlik, ekonomik ve kurumsal meseleleri çözmeye odaklanmalı.” dedi.
Wennesland, tek taraflı adımlar ve şiddete yol açan kışkırtıcı faaliyetlere son verilmesi gerektiğini vurgulayarak, bilhassa Mescid-i Aksa’daki artan şiddetten derin tasa duyduğunu lisana getirdi.
Şiddete başvuran herkesin sorumlu tutulması ve adalete teslim edilmesi gerektiğine dikkati çeken Wennesland, güvenlik güçlerinin ölümcül güç kullanmaktan kaçınması gerektiğini belirtti.
Özel Koordinatör Wennesland, “Çocukların hala şiddet kurbanı olmasını dehşetle karşılıyorum. Çocuklar hiç bir vakit şiddetin amacında olmamalı.” tabirini kullandı.
İsrail’in yerleşim ünitesi faaliyetlerinin memleketler arası hukuk uyarınca yasa dışı olduğunu ve barışa mahzur teşkil ettiğini tabir eden Wennesland, Filistinlilerin mülklerine el koyma ve yıkma teşebbüslerinin de son bulması gerektiğini kaydetti.
Modern tarihin en uzun vadeli işgali
Filistin Dışişleri Bakanı Riad Malki, Filistin halkının 75 yıl evvel zorla göçe tabi tutulduğu “Nekbe”nin bugün de sürdüğünü, Filistin halkının haklarının inkar edildiğini ve işgalin sürdüğünü belirtti.
Modern tarihin en uzun müddetli işgaline şahit olunduğunu tabir eden Malki. “Neden bu işgal devam ediyor? Bu soruyu sormalıyız.” diyen Malki, milletlerarası toplumun milletlerarası hukuka hürmet duyulmasını sağlama sorumluluğu bulunduğunu belirtti.
Malki, “BM Koşulu ve BM Güvenlik Kurulu kararları uygulanmış olsaydı bugün işgal ve apartheid sonlanmış olurdu. Tek isteğimiz bunların uygulanması.” vurgusunda bulundu.
Uluslararası toplumun esasen tavrının net olduğunu söyleyen Malki, sorunun bu tavrın kararlı adımlarla desteklenmemesi olduğunu belirtti.
Malki, kuralların çok net olduğuna dikkati çekerek, “Uluslararası toplum İsrail’e ait bir tavır benimseyebilirken neden harekete geçemiyor?” sorusunu yöneltti.
İsrail’in Kurul kararları ve açıklamalarına uymamasının tek nedeninin faaliyetlerinin “cezasız kalacağını bilmesi” olduğunu belirten Malki, “Harekete geçmemenin bedeli yalnızca Filistin halkı için değil, herkes için çok daha ağır olur.” dedi.
Malki, İsrail’in BM Güvenlik Kurulu’nda kendini eleştiren ülkeleri “fırçaladığını” belirterek, “Size bu türlü davrananların işgalinde olan Filistin halkına nasıl davranacağını bir düşünün isterim.” açıklamasında bulundu.
İsrail Daimi Temsilcisi toplantıyı terk etti
İsrail’in BM Daimi Temsilcisi Gilad Erdan ise İsrail’de bugün “Anma Günü” olduğunu, tüm ülkenin yasta olduğunu belirtti.
Erdan, BMGK’nin başkanlığını yürüten Rusya’dan bugünkü toplantının gününü değiştirmesi için birçok teşebbüs yürüttüklerini lakin kabul görmediğini belirterek, “Tüm günlerden bugün bu oturumu düzenleme kararı, bu örgütün (BM) ne kadar taraflı olduğunu bir kere daha göstermiştir.” değerlendirmesinde bulundu.
Terör faaliyetleri nedeniyle hayatını kaybedenleri anmak için bir mum yakan Erdan, “Oturup bu saçmalıkları dinlemek yerine ‘Filistin terörü’ nedeniyle ölenleri ve vazifelerini yaparken hayatlarını kaybedenleri anmayı tercih ediyorum.” diyerek beraberindeki grupla toplantıyı terk etti.
“Sessiz kalamayız”
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da bölgede artan gerginlik nedeniyle toplantıyı düzenleme kararı aldıklarını söz etti.
Sahadaki gerçekleri değiştirmek için tek taraflı atılan adımların mevcut şiddetin temel nedeni olduğuna dikkati çeken Lavrov, “Yerleşim ünitelerinin inşa edilmesi, yıkımlar, zorla yerinden etmeler ve keyfi tutuklamalar karşısında sessiz kalamayız. Birebir vakitte Filistin sokaklarında artan radikalleşmeye de gözlerimizi kapatamayız.” dedi.
Lavrov, ABD ve Avrupa’nın siyasi tahlil yolunu tekrar inşa etmek yerine Arap-İsrail olağanlaşmasını desteklediğini ve barış teşebbüslerini engellediğini savunarak, BM, Avrupa Birliği, ABD ve Rusya’dan oluşan Orta Doğu Dörtlüsü’nün ABD’nin tek taraflı teşebbüslerinin kurbanı olduğunu söyledi.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e daha faal bir rol oynama davetinde bulunan Lavrov, Orta Doğu Dörtlüsü’nün toplanması davetinde bulundu.
ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Linda Thomas-Greenfield ise bu yılın hem İsrailliler hem de Filistinliler için acı dolu bir yıl olduğunu belirterek, Lübnan’dan İsrail’e atılan roketleri kınadı.
Greenfield, “ABD, İsrail’in tıpkı öteki ülkeler üzere yasal müdafaa hakkını tanıyor. Birebir vakitte Mescid-i Aksa’daki gelişmelerden derin keder duyduk.” diye konuştu.