Bilnaz anne 38 yaşındaki felçli kızına yıllardır bebek üzere bakıyor

Bingöl’ün Adaklı ilçesinde yaşayan Bilnaz Afilaz, 38 yaşındaki felçli kızına bebek üzere bakıyor.

Adaklı ilçesinde yaşayan 5 çocuk annesi Bilnaz Afilaz (52), eşi Halil, çocukları Nursel ve Şahin ile ömrünü sürdürüyor.

Bilnaz Afilaz’ın çocuklarından Nursel, 5 yaşında menenjit geçirmesi sonucu felç kaldı. Yıllardır yatağa mahkum yaşayan ve konuşma yetisini de kaybeden Nursel Afilaz’ın her türlü ihtiyacıyla annesi ilgileniyor.

Eşinin de rahatsız olması nedeniyle uygun epey 27 yaşındaki oğlu Şahin’den takviye alan Bilnaz Afilaz’ın iki kızı evli, bir kızı ise üniversitede eğitim görüyor.

Ömrünü kızına adayan, kendisi de şeker hastası olan anne, Nursel’e şefkatle bakıyor.

” Allah’ıma şükürler olsun onun başındayım”

Bilnaz Afilaz, AA muhabirine, kendisinin çeşitli rahatsızlıklarının bulunduğunu, kızının gereksinimlerini karşılamak için elinden geleni yaptığını söyledi.

Kızının bakımının bebekten daha sıkıntı olduğunu lisana getiren Afilaz, eşinin hasta olması nedeniyle yalnızca oğlunun kendisine yardımcı olduğunu belirtti.

“Sabah kalktığımda kızımın elini yüzünü yıkar, yemeğini hazırlarım tüm muhtaçlıklarını gidermesini sağlarım. Gece kalkar ilacını veririm, günümüz bu türlü geçiyor.” tabirlerini kullanan Afilaz, her vakit kızının yanında olduğunu lisana getirdi.

Köyden ilçe merkezine kızının tedavisi için yerleştiklerini belirten Afilaz, “Allah’ıma şükürler olsun onun başındayım. Evladımdır, ona gözüm üzere bakıyorum. O bir sefer üzülse, ben bin sefer üzülüyorum. Annem ve babam bana nasıl baktıysa ben de ona o denli bakarım.”

Adaklı Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Sümeyye Yılmaz da Nursel Afilaz’ın iki kolunu ve iki bacağını kullanamadığını belirterek, şunları söyledi:

“Kendisinde duyu ve motor kaybı da var. Bu nedenle nizamlı aralıklarla konutta bakıma geliyoruz grubumuzla. Bası yaraları olmaması ve teneffüs zorluğu çekmemesi için ziyaretlerimizi gerçekleştiriyoruz. Nursel konuşamıyor fakat mimiklerle kalpten kalbe giden bağ var ortamızda. Biz göz teması kurarak çok şey konuşuyoruz aslında.”