Bilgisayar Mühendisliği Öğrencileri Kongresi Üsküdar Üniversitesi’nde başladı

Üsküdar Üniversitesi Mühendislik ve Tabiat Bilimleri Fakültesi mesken sahipliğinde gerçekleştirilen 19. Bilgisayar Mühendisliği Öğrencileri Kongresi teknoloji dünyasının öncü kurum ve isimlerini bir ortaya getirdi.

Üsküdar Üniversitesi’nden yapılan açıklamaya nazaran, 2005 yılında bir avuç öğrencinin, bir yazılım personelinden çok, fikir üreten ve tahlil sunan bir jenerasyon ortaya çıkması emeli ile Osmangazi Üniversitesi’nde başlatmış oldukları BİLMÖK (Bilgisayar Mühendisliği Öğrencileri Kongresi) kısa bir müddet içerisinde büyük ilgi görüp resmi olarak Türkiye’nin en büyük ulusal öğrenci kongresi haline geldi.

Yenilikçi ruhunu kaybetmemek ismine her sene farklı bir üniversitede düzenlenen BİLMÖK’ün bu yılki mesken sahibi ise Üsküdar Üniversitesi oldu.

Üsküdar Üniversitesi NP Sıhhat Yerleşkesi İbn-i Sina Oditoryumu’nda başlayan kongre, Tertip Komitesi Lideri İbrahim Bahçekapılı’nın selamlama konuşmasıyla açıldı. Akabinde Üsküdar Üniversitesi Mühendislik ve Tabiat Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Osman Çerezci, Rektör Prof. Dr. Nazife Güngör ve Kurucu Rektör Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan’ın açılış konuşmalarıyla devam etti.

Fuaye alanında kurulan standlarda öğrenciler ve iştirakçiler yenilikleri yakından takip edebilecekleri projeleri yakından incelerken, bankacılık, telekomünikasyon, yazılım ve teknoloji dünyasının değerli şirketleriyle de tanışma fırsatı buldu. Kongrede üniversite sunumları da gerçekleşti.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Tertip Komitesi Lideri İbrahim Bahçekapılı, “2018 yılında tertip komitesi liderimiz ile birlikte kongreyi üniversitemize getirmenin hayalini kurarken bu yıl yedi bölgenin tamamından gelen temsilci öğrencilerin ve siz kıymetli konuklarımızın iştirakiyle kongreye konut sahipliği yapıyoruz. Üniversitemizin her ünitesi kongremizin farklı süreçlerinde bizlerin yanında oldu. 17 kişilik tertip komitemiz 19. BİLMÖK’ü her birinin farklı katkılarıyla bugün sizlerle buluşturuyor.” tabirlerini kullandı.

Üsküdar Üniversitesi Mühendislik ve Tabiat Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Osman Çerezci de “Bilgi çağını yaşadığımız günümüzde bilgisayar mühendisliği öğrencilerinin 19’uncusunu düzenlediği bu türlü bir kongrenin ne kadar manalı olduğunu daha düzgün anlıyoruz.” halinde konştu

Çerezci, “Günümüzde bütün ülkeler bilişim teknolojisine çok ağır yatırım yapıyorlar. Uzay araştırmaları, sıhhat araştırmaları üzere her alanda yazılımların ne kadar kıymetli olduğunu hepimiz şahsen yaşıyoruz. Ülkemizde de bu mevzuda çok önemli çalışmalar olduğunu görüyoruz. Hasebiyle 19 yıl evvel başlamış olan bu aksiyonu planlayan arkadaşların o vakitlerden geniş bir niyet ufkuyla yola çıkmalarından büyük bir memnunluk duyuyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr Nazife Güngör de 19 yıldır bu türlü bir aktifliği profesyonelce düzenledikleri için öğrencileri kutladığını belirterek şunları kaydetti:

“Biz Üsküdar Üniversitesi olarak böylesine sürdürülen, örgütlü ve kendini kanıtlamış bir aktifliğe mesken sahipliği yapmanın gururunu duyuyoruz. Yarınları siz oluşturacaksınız zira çağımız dijital çağ. Sizlerin oluşturacağı vizyon insanlığa taraf verecek. Mesleksel yetkinliğinize kesinlikle insani duyarlılığınızı da katın. Çok hoş işler yapabilirsiniz lakin buna insani damganızı vurmazsanız kimin ilerde hangi niyetle bu teknolojileri kullanacağını kestirmek mümkün olmaz.”

-Dijital çağda bilgi üretenlerin objesi değil öznesi olmamız gerekiyor

Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan da üniversiteyi 2011 yılında kurduklarında bir tema belirlediklerini aktararak, “Sağlık ve mühendislik alanlarını birleştirmek üzere AR GE odağı seçmiştik. Bununla ilgili 2013 yılında birinci sefer bir fikir şenliği gerçekleştirdik. Bilim ve fikir şenliğinin konusu da 2013 de yapay zekaydı. Çok bilinmeyen, konuşulmayan bir mevzuydu. Gelecekte dünyanın gidişi o istikamette ve birtakım öncüller olduğu için bunu fark ettik ve bunu uygulamaya geçirdik.” Tabirlerini kullandı.

Tarhan, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Dijitalleşmeyi denetim eden dünyayı denetim eder şeklindeki bir yaklaşım hakim. Bunun için biz dijital çağda bilgi üretenlerin objesi değil öznesi olalım, kullanan değil üreten olmamız gerekiyor. Bunun için yeni fikirler üretin, ürettiğiniz fikirlerin patentini almaya çalışın. Biz üniversitede kuluçka merkezi olarak bununla ilgili AR-GE çalışmaları yapıyoruz.

Arkadaşlarımıza patent için şirket kurmasından tutun, proje üreterek bilime katkı sağlamasını, geleceklerine yatırım yapmasını sağlayacak alt yapıyı hazırladık. Yalnızca kendi üniversitemizdeki öğrencilere değil öteki öğrencilere de takviye oluyoruz.”