Bakan Kurum, canlı yayında soruları yanıtladı Açıklaması

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi’nin birinci etabını 8 Mayıs prestijiyle açacaklarını ve etap etap gençlere armağan edeceklerini belirterek, “İçinde kütüphaneleriyle kıraathaneleriyle yürüyüş yollarıyla çok değerli. İstanbul’un Central Park’ı olacak.” dedi.

Bakan Kurum, gazeteci Cüneyt Özdemir’in Youtube’da canlı yayınladığı programda, gündeme ait soruları yanıtladı.

Deprem bölgesindeki meskenlerin imalinin 1 yılda tamamlanacağını söz eden Kurum, daha evvel çeşitli afetlerin yaşandığı Elazığ, Malatya, İzmir, Antalya ve Muğla’da bunu yaptıklarını, zelzele bölgesindeki 11 ili de ayağa kaldırmak için tıpkı motivasyonla çalıştıklarını anlattı.

Bakan Kurum, “İstanbul’da ne vadediyorsunuz?” sorusu üzerine, İstanbul’un dönüşümü ismine “yüzyılın dönüşüm projesi” diyebilecekleri tarihin en değerli şehircilik adımını attıklarını, 300 bin konutu kapsayan Kentsel Dönüşümde Yarısı Bizden Kampanyası’nı başlattıklarını kaydetti.

“Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi’ni ne vakit açıyorsunuz?” sorusu üzerine Kurum, “İlk etabını 8 Mayıs prestijiyle açıyoruz ve etap etap da Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi’ni gençlerimize, İstanbul gençliğine armağan edeceğiz. İçinde kütüphaneleriyle kıraathaneleriyle yürüyüş yollarıyla çok değerli. Hani yurt dışına gidersiniz ‘Ya şu bizim ülkemizde de olsaydı’ dediğimiz, kentin içindeki kent parkları var ya emin olun hepsinden daha hoş olacak. İstanbul’un Central Park’ı olacak.” diye konuştu.

Millet bahçesini 15-20 yıllık ağaçlarla donattıklarını, açıldığı gün prestijiyle vatandaşların ağaçların gölgesi altında oturabileceğini lisana getiren Kurum, “İstanbul’a bir paha katacak. İstanbul’a bu türlü bir projeyi armağan etmek de bizim için bir memnunluk vesilesi.” tabirlerini kullandı.

Bakan Kurum, “İstanbul mitingi, Atatürk Havalimanı’nda mı olacak?” sorusu üzerine, mitingin daha evvel millet bahçesiyle ilgili merasim yapılan alanda düzenleneceğini, 7 Mayıs’ta İstanbul tarihinin en büyük, en coşkulu, en kalabalık mitingi olacağını, milyonların orada bulunacağını kaydetti.

Kira artış oranının yüzde 25’le sınırlanması

“‘Yüzde 25 kira artışını sabitleyeceğiz. Kimse yüzde 25’ten fazla kira artışı vermesin’ diye bir açıklama yaptınız. Bunun ardında duracak mısınız?” sorusuna Kurum, “Duracağız, durmak zorundayız.” cevabını verdi.

Kurum, 15 Mayıs sabahı prestijiyle her şeyin olağanlaşacağını düşündüğünü belirterek, “Yatırımcı inanç, istikrar ister. O itimadı, istikrarı ülkenizde tesis ederseniz her şey olağanlaşır. Hiçbir şey yapmanıza gerek yok. Vatandaşın inancıyla sürecin yönetildiğini, ülkedeki istikrar ortamını gördüğü an direkt yatırımcı ülkeye gelir.” değerlendirmesinde bulundu.

Salgın sürecinde kira artışlarıyla ilgili harikulâde bir durum yaşandığını, bu durum normalleşene kadar hem mesken sahibini hem de kiracıyı koruyacak bir düzenleme yaptıklarını ve 2023 Temmuz’a kadar kira artış oranını yüzde 25’le sınırladıklarını aktaran Kurum, şöyle devam etti:

“Çünkü bırakın temmuzu, 15 Mayıs’ta bunun olağanlaşacağını düşünüyoruz. Artık üretim olağanlaşacak. Tedarik zinciri olağana dönecek. Dönmesiyle birlikte esasen bu enflasyon aşağı çekilecek. Tüm dünya da bunu görecek, biz de göreceğiz. Ondan sonraki süreçte diyelim ki beklentilerimizin hala üzerinde, hem kiracımızı hem mesken sahibimizi müdafaamız lazım, buna ait düzenlemeyi şayet inanılmaz durum devam ediyorsa beklenmedik bir durum kelam hususuysa tarihimizi öteleyeceğiz.”

“İmar barışı, ‘Bu bina sağlam’ demiyor, kentsel dönüşüm yapılana kadar geçerli”

Bakan Kurum, “İmar barışını çıkarttığınız için pişman mısınız?” sorusu üzerine, imar barışının kendi bakanlığından evvel çıkarıldığını ancak değerli olanın ne vakit çıktığı değil, çıkarılma sebebi olduğunu tabir etti.

Vatandaşların mülkiyet sorunları olduğunu, elektriğini, suyunu bağlatamadığını, binasında kaçak yapılar bulunduğunu, konutun plana, projeye uygun inşa edilmediğini kaydeden Kurum, şunları anlattı:

“İmar barışı çıkarılarak vatandaşlarımızın bu eksikliklerinin giderilebilmesi için yeni bir kentsel dönüşüm yapılana kadar o bina olduğu yerde barışa tabi tutularak yapı kayıt evrakı alıyor ve yıkılana kadar geçerli, yani bu ebediyen tanınmış bir hak değil. Yalnızca oradaki mağduriyetleri giderilsin, vatandaşımız bu haliyle tapusunu da devredebilsin. İmar barışı, ‘Bu bina sağlam’ demiyor ki zati, kentsel dönüşüm yapılana kadar geçerli. Burayı çok uygun anlamak lazım. Sarsıntı bölgesinde yıkılan binalara bakıyoruz. Yüzde 96’sı, 1999 ve öncesi. İmar barışına ne kadarı müracaat etmiş pekala? Baktık, ya yüzde 4, ya yüzde 6. ‘İmar barışına müracaat etmiş, yüzde 80’i yıkılmış’ O denli bir şey yok ki.”

“14 Mayıs’ı düşünüyoruz ve onun için çaba ediyoruz”

“Yerel seçimlerde isminiz İBB Lideri adayı olarak geçiyor, teklif gelirse kabul eder misiniz?” sorusu üzerine Kurum, “14 Mayıs seçimi, birinci önceliğimiz. Bu seçim varken şunu söylemek; ‘İleride şunu düşünüyorum, şöyle bir beklentim var, şu yardımcısı olacağım, şuraya belediye lideri olacağım, şuraya bakan olacağım’ demek geleceğimizi düşünmek ve ikbal derdi içerisine girmektir. Bunları düşünmeyi, konuşmayı hiç gerçek bulmuyorum. İşimize odaklanıyoruz. Vazife adamıyız, eser yapıyoruz. Hizmetlerimiz konuşuyor. 14 Mayıs’ı düşünüyoruz ve onun için çaba ediyoruz.” diye konuştu.

Kurum, “Bakanlık gücünü seçimde kullanıyor musunuz?” sorusuna ise “Bakanlık gücü yetkilerse şayet yetkilerimi kullanıyorum, kullanacağım natürel ki. Mesela sabah Ataşehir’de vatandaşım diyor ki ‘Bizim burayı Sayın Bakanım rezerv alan ilan edin’ Akşama imzalıyoruz. 2B’yle ilgili sorunu var. Orada bir eksik var, kentsel dönüşümle ilgili bir talep var. Bakanlığımızın tüm yetkisini, gücünü kullanıyoruz, kullanacağız natürel. Bu bakanlığın misyonu o. Onun dışında maddi olarak bakanlığın tek bir kuruşunu kullanmıyoruz kendi şahsımıza ait.” cevabını verdi.