AK Parti seçim beyannamesini açıkladı (3)

AK Parti’nin seçim beyannamesinde Türkiye’nin yeni jenerasyon elektrikli arabası Togg’un seri üretiminin yıllar içinde artırılarak 2030 yılına kadar 1 milyon araca ulaşacağı belirtildi.

AK Parti’nin, 14 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanı ve 28. Periyot Milletvekili Genel Seçimleri için hazırladığı seçim beyannamesi kamuoyuyla paylaşıldı.

Beyannamede, üçüncü kısım İstikrarlı ve Güçlü Ekonomi başlığına ayrıldı.

AK Parti Seçim Beyannamesi’nde “Yeni periyodun atılım programı olarak bu beyanname ile ortaya koyduğumuz Türkiye Yüzyılı, sürdürülebilir ekonomik ve toplumsal kalkınmamızın yüzyılı olacak, bugüne dek sağlanan kazanımların meyvelerinin toplanarak ekonomimizin şahlanacağı bir devranı başlatacaktır.” tabirleri kullanıldı.

Yeni devirde, “insan” odaklı sürdürülebilir ve kapsayıcı bir yaklaşımla, yüksek büyüme ve nitelikli istihdam artışı amaçlarına gerçek kararlılıkla ilerleneceği, tüm siyasetlerin bu tarafta hayata geçirileceği söz edilen beyannamede, özel kesim öncülüğünde yenilikçilik ve girişimciliğin desteklenerek dışa açık bir iktisat olarak rekabetçiliğin her alanda geliştirileceği kaydedildi.

Küresel gelişmelere karşı alınacak önlemlerle enflasyonun tek hanelere düşürüleceğine işaret edilen beyannamede, şu sözlere yer verildi:

“14 Mayıs seçimleri sonrasında oluşacak yeni kabine içinde yeniden güçlü bir iktisat takımı misyon üstlenecektir. İktisat takımımız kamu, özel kesim ve sivil toplum ile diyalog ve istişare içinde makroekonomik siyaset çerçevemizi güncelleyecek, yeni kaidelere ve gereksinimlere nazaran alınması gereken önlemleri kamuoyu ile paylaşacaktır. Öngörülebilir, şeffaf ve tesirli siyasetler setinin kararlı bir siyasi irade ile hayata geçirilmesi için beş yılın yol haritası niteliğinde, çalışmalarını yürüttüğümüz İktisat Aksiyon Planı uygulamaya konacaktır.”

Beyannamede, büyüme ve istihdam vurgusu

Ekonomi kısmındaki “Birlikte Yapacağız” kısmında “2024-2028 devri ortasında yıllık ortalama yüzde 5,5 düzeyinde büyüme ile 2028 yıl sonunda 1,5 trilyon dolar ulusal gelir büyüklüğüne ve 16 bin dolarlık kişi başı gelir seviyesine ulaşmayı öngörüyoruz.” tabirleri kullanıldı.

Yüksek büyüme siyasetleri kapsamında, istihdamın istikrarlı biçimde artırmaya devam edileceği belirtilen beyannamede, 2028 yılına kadar ek 6 milyona yakın istihdam ile toplam istihdamın 36 milyona çıkartılarak işsizlik oranının yüzde 7’nin altına indirileceği vurgulandı.

Kadınların işgücüne iştirakinin yüzde 40’ın üzerine, istihdam oranının yüzde 35’in üzerine yükseltileceği aktarılan beyannamede, “Kadınların çalışma hayatına girişini kolaylaştıracak ve bayan istihdamını teşvik edecek düzenlemeler yoluyla esnek çalışma imkanlarını artıracak, bayan kooperatiflerini güçlendirecek, çocuk bakım hizmetleri ve muhtaçlığa nazaran belirlenmiş mesleksel eğitim programları hayata geçireceğiz.” denildi.

Cari fazla veren Türkiye hedefi

“Cari Fazla Veren Türkiye Vizyonu” doğrultusunda, yatırım ortamının geliştirilmesi, mal ve hizmet ihracatının nitelik ve nicelik bakımından artırılarak yüksek katma bedelli ihracat artışının sağlanması, ithalata bağımlılığın azaltılması ve cari süreçler istikrarının iyileştirilmesinin öncelikler ortasında yer aldığı vurgulanan beyannamede, cari süreçler istikrarının kalıcı olarak güzelleştirilmesiyle orta vadede cari fazla veren bir Türkiye’nin hedeflendiği belirtildi.

Beyannamede, sürdürülebilir kalkınma amacının önünde en kıymetli mani olan cari açığı ortadan kaldırılması kararlılığının altı çizildi.

2022 yılı sonu prestijiyle 254,2 milyar dolar olan ihracatın 2028 yılında en az 400 milyar dolara yükseltileceğine işaret edilen beyannamede, şunlar kaydedildi:

“Rekabet gücü yüksek, yüksek katma bedelli ve markalı ihracatı odağına alan siyasetlerimize sürat vereceğiz. Uzay ve havacılık, çip, elektronik, yapay zeka, biyoteknoloji, sentetik biyoloji, aşı, ilaç ve tıbbi aygıt dalları başta olmak üzere, kamu-özel bölüm işbirliklerine sürat kazandırarak, mega yatırım projelerini hayata geçireceğiz.”

“Sosyal konut projelerine kararlılıkla devam edeceğiz”

Beyannamenin Enflasyonla Uğraş başlığında, enflasyonun orta vadede yine tek haneli sayılara düşürüleceği belirtildi.

Bütüncül bir anlayış içinde iktisat siyasetlerinin araçlarının kullanılacağı, para ve maliye siyasetlerini birbirini dayanaklar mahiyette uygulamaya devam edileceği ve öngörülebilirliğin artırılacağı söz edilen beyannamede, “Finansal enstrümanları daha da geliştirerek TL cinsi tasarrufları artıracağız. Enflasyonun dar gelirli vatandaşlarımız üzerindeki olumsuz tesirini giderecek siyasetlere sürat kazandıracağız. Gelir seviyesi düşük vatandaşlarımızın harcama kompozisyonu içinde değerli bir yer tutan kira harcamalarını düşürmeye dönük olarak toplumsal konut projelerine kararlılıkla devam edeceğiz.” tabirlerine yer verildi.

İstanbul’un global ticaretin önde gelen bir merkezi olması hedefiyle İstanbul Finans Merkezi projesinin nitelikli ve çok boyutlu bir finansal hizmetler ekosistemi oluşturma amacı konulan beyannamede, mali disiplinden taviz verilmediği belirtildi.

Kahramanmaraş merkezli sarsıntıların hatırlatıldığı beyannamede, “Yaşadığımız afet ve bunun gerektirdiği yeni harcamaları da dikkate alarak kamu maliyesinde verimliliği ve tasarrufu artıracak kapsamlı bir programı devreye alacağız. Harcamaları aktifleştirecek, ekonomimizin daha rekabetçi, kaynakları daha adil ve faal dağıtacak bir yapıya dönüşümünü sağlayacak halde teşvik ve dayanakları sadeleştirerek yine yapılandıracağız.” tabirleri kullanıldı.

Beyannamede, maliye siyasetinin enflasyonla çabayı destekleyecek bir anlayış içinde sürdürüleceğinin altı çizildi.

“Emekli aylıklarına refah hissesi artışı”

Harcamalar ve gelirler istikametiyle enflasyondan olumsuz istikamette etkilenen bölümlerin desteklemesinin devam edileceğinin belirtildiği beyannamede “Çalışanlar ile emeklilerin satın alma güçlerinin korunmasına yönelik adımlar atmaya devam edeceğiz. Memurların, çalışanların ve emeklilerin aylıklarına 2023 ve 2024 yıllarında enflasyonun üzerinde en az büyüme oranında refah hissesi artışı vereceğiz.” denildi.

Beyannamede, İstanbul başta olmak üzere, bölgesel geçim endeksleri dikkate alınarak kamu çalışanlarının sosyo-ekonomik şartlarının güzelleştirilmesine yönelik çalışmalar yapılacağı kaydedildi.

Çocuklar ve yaşlılar öncelikli olmak üzere hassas tüketici kümelerine özel tedbirler getirileceği aktarılan beyannamede, tüm piyasalarda rekabet ihlallerinin tespitinde ve soruşturma süreçlerinin yürütülmesinde aktifliğin artırılacağı vurgulandı.

Piyasa nezareti ve kontrolü ile eser güvenliği mevzuatının, yeşil dönüşüm, döngüsel iktisat ve yapay zeka üçgeninde aktüel hale getirileceği aktarılan beyannamede, piyasa nezareti ve kontrolü konusunda yetkili kurumların aktif bir uyum içinde vazife yapmalarını sağlayıcı önlemlerin hayata geçirileceği bildirildi.

“Ülkemizin geleceğini, yüzyılın gücü ile aydınlatacağız”

Enerji alanında dışa bağımlılığı azaltarak cari açık problemine kalıcı tahlil üretme siyasetlerine takviye verileceğine de vurgu yapılan beyannamede, Türkiye’nin, dünyada 12’nci sıradaki elektrik konseyi gücünde birinci 10 ülke ortasına gireceği tabir edildi.

Elektrik konseyi gücünün 2028 yılında 135 GW’ın üzerine çıkacağı belirtilen beyannamede, 2021 yılı prestijiyle yüzde 71 olan birincil güçte dışa bağımlılık oranının, 2028 yılında yüzde 56’ya, 2053 yılında ise yüzde 13 düzeyine indireceğine işaret edildi.

Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin tam kapasiteyle devreye alınmasının akabinde ek nükleer santraller kurulmasına yönelik çalışmalara devam edeceği vurgulanan beyannamede, “Karadeniz doğal gazını vatandaşımıza ulaştıracağız. Mevcut 710 milyar metreküplük rezerve ek yeni keşiflerle ülkemizin geleceğini, yüzyılın gücü ile daha da aydınlatacağız. Birebir vakitte, Karadeniz doğal gazından yerli üre gübresini de üretmeye başlayacak, gübrede dışa bağımlılığı azaltacağız.” vaatleri yer aldı.

“Ülkemizi Dijital Türkiye amacına ulaştıracağız”

Beyannamenin, “Milli Savunma Sanayi” kısmında tam bağımsız savunma endüstrisi vurgusu yapıldı. Yeni teknolojilere yatırımın süreceği ve yerlileşme oranını artırılacağının belirtildiği beyannamede, şu tabirlere yer verildi:

“2028 yılında savunma endüstrisinde ihracatımızı en az 15 milyar dolara yükseltmeyi hedefliyoruz. Ulusal muharip uçak, dikey iniş/kalkış yapabilen SİHA’lar ve muharip insansız uçaklar ile insansız kara ve deniz araçları, uydu sistemleri, elektronik harp, siber güvenlik, uzun menzilli hava savunma ve füze sistemleri, nanoteknoloji, biyoteknoloji, lazer, kuantum teknolojileri ve yapay zeka takviyeli otonom sistemler üzere yenilikçi ve çığır açan teknolojilere yatırım yaparak savunma endüstrimize yeni kabiliyetler kazandıracağız.”

Beyannamede “Türkiye Yüzyılı, Dijitalin Yüzyılı olacaktır. Bu yüzyılda dijital devlet, siber güvenlik, büyük data ve yapay zeka, blokzincir üzere yenilikçi dijital teknolojilerde gerçekleştireceğimiz atılımlarla, ülkemizi Dijital Türkiye gayesine ulaştıracağız.” vurgusu yapıldı.

Ulusal Güvenlik Stratejisi gözden geçirerek ilave alınması gereken önlemlerin belirleneceği ve Türkiye’nin en üst seviyede güvenliğini ve aktifliğini sağlayacak bir düzeneğin oluşturulacağı belirtilen beyannamede, “Güçlü ve Büyük Türkiye” temalı 2023-2026 periyodu Ulusal Siber Güvenlik Stratejisi ve Hareket Planının uygulamaya konulacağı bildirildi.

Beyannamede, Türkiye’nin bölgesinde ve dünyada kabul edilen caydırıcı bir “Siber Güç” haline getirileceğinin altı çizildi.

Togg’da 1 milyon araç hedefi

Türkiye’nin 15 milyar dolar bilişim ihracat sayısına ulaşmasının hedeflendiği beyannamede, “Türkiye’yi yeni kuşak elektrikli araba üssü haline getirme amacımız doğrultusunda, yerli arabamız Togg’un seri üretimini yıllar içinde artırarak 2030 yılına kadar 1 milyon araca ulaşacağız.” tabiri kullanıldı.

Beyannamede, “Ay Misyonu” kapsamında insansız uzay aracının tasarım ve üretim çalışmalarını tamamlayarak bu misyonda kullanılacak hibrit yakıtlı, özgün ve ulusal uzay roketi motorunu geliştirileceği belirtildi. Türkiye’nin beşerli birinci uzay misyonu kapsamında bir Türk vatandaşının bilim misyonu ile Memleketler arası Uzay İstasyonu’na gönderilmesi çalışmalarını tamamlayacağı vurgulandı.

Beyannamenin “Ulaştırma” başlığında, 2053 net sıfır emisyon maksadı doğrultusunda, emisyon ağır kesimlerden biri olan ulaştırma dalında yatırımların yeni teknolojileri en üst seviyede kullanılarak ve yeşil dönüşüme ahengi dikkate alınarak gözden geçirileceği, akıllı ve sürdürülebilir ulaşım uygulamalarının geliştireceği belirtildi.

İstanbul – Ankara ortasında saatte 400 kilometre sürate çıkabilen Muhteşem Süratli Tren açılışının 2028 yılında yapılacağı belirtilen beyannamede, “İstanbul Boğazı’nda yaşanan gemi trafiğinin azaltılması ve ülkemizin jeopolitik pozisyonundan kaynaklı gücünün daha artması ve İstanbul Boğazı’ndaki seyir emniyetinin sağlanması gayesiyle hayata geçireceğimiz Kanal İstanbul Projesi’nin irtibat yollarına ve altyapı çalışmalarına süratle başlayacağız.” denildi.

Turizmde 100 milyar dolar gelir hedefi

5G teknolojinin nüfusun yüzde 100’ünü kapsayacağı, 6G teknolojisi için çalışmaların başlayacağı belirtilen beyannamede, “Genişleyen uydu filosu ve memleketler arası iş birlikleri ile Türkiye’yi global ölçekte hizmet verebilen dünyanın en büyük 10 uydu operatöründen birine dönüştüreceğiz. 2023 yılı içerisinde yerli ve ulusal uydumuz Turksat 6A’yı uzaya fırlatacağız.” maksadına yer verildi.

Beyannamede stratejik tarım eserlerinin yeterliliğinin izlenmesi için “Arz Güvenliği Takip Sistemi” kurulacağı da tabir edildi.

Turizmde turist sayısının 90 milyona, toplam gelirin de 100 milyar dolara çıkartılacağı vurgulanan beyannamede, “Sürdürülebilir turizm anlayışıyla ülkemizin dünya turizmindeki hissesini artıracak insan odaklı, sağlam, yenilikçi ve etrafa hassas bir bakış açısıyla, geçmişten aldığımız güç ve sahip olduğumuz deneyim ile turizmde başkan bir Türkiye’nin inşası ve ihyası istikametinde çalışmalarımızı sürdüreceğiz.” tabirleri kullanıldı.

(Sürecek)